Nereye Kadar -Bizim Zamanımızda -Demeye Devam Edeceğiz
Görev yaptığım bir önceki okulumda öğrencilere şunu söylerdim:
İyi bir okuldasınız.
İyi öğretmenlerden eğitim alıyorsunuz.
İyi bir düzeyde mezun olacaksınız.
İyi bir üniversite kazanacaksınız.
İyi bir işiniz olacak.
İyi para kazanacaksınız.
İyi bir arabanız, iyi bir eviniz olacak.
Sahi, eğitimden amaç sadece bu mudur?
Öğretemediklerimiz ne olacak?
İhmal ettiklerimiz Önemsemediklerimiz
Zamanı gelince, öğrenir yada yapar diye es geçtiklerimiz.
Oysa yaşamın hiç bir alanı boşluğu asla affetmiyor. Bizim boş bıraktığımız alanları birileri mutlaka dolduruyor. Sonra mı?
Geç kaldığımızın farkına varıp, vicdan sorgulamasının, pişmanlıkların ne yazık ki pek faydası olmuyor.
Çünkü, çocuklarımıza her birini iyilerle ifade edeceğimiz, yeterince iyi bir merhameti, sevgiyi, saygıyı, ev işlerini, paylaşmayı, öz güveni, fadakarlığı, vefayı ve doğaya karşı sorumluluklarımızı, velhasıl
iyi bir insan olmayı, gerektiği şekilde öğretemiyoruz.
Nihai olarak, tekrar başa dönersek, büyüklerimizin zamanında söylediklerinin bir benzerini biz çocuklarımıza;
"Bizim zamanımızda" Diye başlayan cümlelerle maalesef tekrar ediyoruz.
Zira,"Psikolojisi bozulmasın, yada bozuyorsun" yaklaşımdan dolayı, ne kendimizin kızıp dokunabildiğimiz, ne de öğretmenlerinin kızmasına yada dokunmasına müsaade etmediğimiz evlatlarımızın geldiği durumdan dolayı, bizlerin psikolojisi zaten yeterince bozuluyor.