Dünyanın en kalabalık ikinci ülkesidir ve aynı zamanda dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisinden biridir. Borsa sayılarına göre dünyanın en büyük on ikinci ekonomisinin yanında dünyanın en büyük dördüncü satın alma paritesine sahiptir.

   Bu ülke son zamanlarda bu muazzam güç verileriyle değil de kadınlara yapılan tecavüz ve cinayet haberleriyle gündeme gelmektedir. Bütün bu olaylara neden olan ise, tuhaf ama evlerde tuvalet olmaması olarak gösterilmektedir. Size garip gelebilir ama söz konusu ülkede 2011 de yapılan nüfus sayımına göre toplam nüfusun yarısı,  bir başka ifadeyle 620 milyon insan tuvalet ihtiyacını açık alanlarda gidermek zorunda kalıyormuş.

   Özellikle kırsal alanlarda yaşayan halkın yüzde 80’inden fazlası tuvalet olmadığı için evlerinin dışındaki arazileri kullanıyormuş. İşte, bu dünyanın en büyük demokrasisi diye de adlandırılan ülkede her evde tuvalet olmaması, birçok kadının tecavüze uğramasının yanında bazen öldürülmesine sebep oluyormuş. Siz bu cümleleri okuyunca ne düşünürsünüz bilemem, ama ben ilk okuduğumda bu tuvalet konusunda hayretler içinde kaldığımı söyleyebilirim.

  19 yaşındaki Reshma adlı bayan, gece tuvaletini yapmak için yakın bir araziye gittiği sırada bir gencin karanlıktan yararlanarak kendisine saldırmaya çalıştığını söyleyerek, ”Ne zaman ihtiyaç gidermek için dışarıya çıksak, saldırı ve tacizler kadınlar için kaçınılmaz” oluyor diyor.

   Polis istatistiklerine göre sadece bir eyalette 1 Ocak-30 Mart 2014 tarihlerinde 1106 tecavüz şikâyeti bildiriliyor. En ilginç bir örnek ise, evinde tuvalet olmadığı gerekçesiyle düğününden iki gün sonra evini terk eden 20 yaşındaki bir kadının, eşine evine dönüş şartını eve tuvalet yapması olduğunu söylemesi.

   Kendisiyle görüşülen kadın, ”Eşime beni bu evde görmek istiyorsan, tuvalet yapmalısın. Asla dışarı çıkamam. Benim hatırıma bunu yapmak zorundasın. Tuvalet dışında bir sorunum yok dedim ”diyerek, bir ülkede insanların önceliklerinin ne olduğunu ve huzurlu bir yaşam için tuvaletin ne kadar önemli olduğunu ifade ediyor.

  Eşinden bu talebinde haklı olduğunu, çünkü her kadının onurlu bir ve şerefli yaşama hakkına sahip olduğunu ve bunun için savaşması gerektiğini vurgulayan Narre isimli bayan, kadınların tuvalet ihtiyacını dışarıda gidermesinin uygun olmadığını söylüyor.

   Bir ülke düşünün ki, bölgesinde lider olma ve dünya da söz sahibi olmak için ekonomik verilerini sürekli yükseltirken, her gün ülkenin değişik yerlerinde evlerinde tuvalet olmadığı için tecavüz olayları oluyor. İşte bu toplu tecavüzler ve faili meçhul, fakat sebebi belli olayların, insanların korkulu rüyasına dönüştüğü bu ülkenin adı Hindistan’dır.

   Evet, insanların onurlu ve şerefli yaşama hakları mutlaka sağlanmalıdır. Bunun içinde önceliğimiz insan olmalı ve her şey onun huzur ve mutluluğu üzerine inşa edilmeli diye düşünüyorum.