Nasihat(öğüt); İyi ve hayırlı işlere davet, kötü ve şer olan şeylerden nefyetmek ve bir işi sadece Allah rızası için yapmak gibi anlamlara gelir. Allah resulü (sav): “Din nasihattir.” Dediğin de, sahabe“Kimin için nasihattir? Diye sormuş. Peygamber efendimiz de:”Allah"a kitabına, resulüne Müslümanların yöneticilerine ve bütün Müslümanlara ” Buyurmuştur. Allah resulünün bu sözünden, dini ayakta tutmanın ancak nasihatle mümkün olacağını ifade eden âlimlerimiz, insan hayatında yol işaretleri olacak önemli tespitlerde bulunmuşladır.

      Böyle önemli bir konudan, kısıtlı bir yazıda geniş bir şekilde izah etmenin mümkün olmadığını umarım takdir edersiniz. Bu nedenle bu yazımızda, oğluna vermiş olduğu öğütlerle tanınan ve Kuran da bir sureye adı verilen Lokman hâkimin hepimize fayda vereceğine inandığım sözlerinden bir kısmını sizlere sunmak istedim. Buyurun birlikte paylaşalım.

     Ey oğlum! Âlimlere karşı övünmek, akılsızlarla inatlaşmak ve meclislerde, toplantılarda gösteriş yapmak için ilim öğrenme! İhtiyacım yok diye ilmi terk etme. İki dünyada mesut olmak istiyorsan kendini anla. Okuyup bilgili olmaya çalış. Çalış ki, bilenle bilmeyen bir olmaz. Allah"ı anan insanlar görürsen onlarla otur. Sen ehil isen sana öğretirler. Allah Teâlâ onlara olan rahmetinden seni de faydalandırır.

     Ey oğlum! İnsanlara nasihat edip, kendini unutma! Yoksa mum gibi olursun. Mum insanları aydınlatır fakat kendini yakıp eritir. Yalandan çok sakın! Çünkü dinini bozar ve insanlar yanında değerini azaltır. Gönül dağınıklığından sakın. Sabırsız olma, yoksa arkadaş bulamazsın. İşini severek yap, sıkıntılara katlan. Bütün insanlara karşı iyi huylu ol.

    Ey oğlum! Tövbeyi yarına bırakma. Çünkü ölüm ansızın gelip, yakalar. Ölümden şüphe ediyorsan uyku uyuma. Uyuduğun ve uyumak mecburiyetinde kaldığın gibi, ölüme de mahkûmsun. Dirilmekten de şüphe ediyorsan uykundan uyanma. Uykudan uyandığın gibi ölümden sonra dirileceksin.

    Ey oğlum! Merhamet eden merhamet bulur. Sükût eden selamete erer. Hayır söyleyen kar eder. Kötü konuşan günahkâr olur. Diline hâkim olmayan pişman olur. Dilini “Allah"ım beni affet” demeye alıştır. Çünkü öyle saatler vardır ki, o saatlerde Allah duaları reddetmez. İstediğini ihsan eder.

    Ey Oğlum! Hep üzüntülü olma, kalbini dertli kılma. İnsanların elinde olana tamah etmekten sakın! Helal lokma ye. Allah"ın sana verdiği rızka kanaat et. Dünya derin deniz gibidir. Çok insanlar onda boğulmuştur. Gemin takva, yükün iman, halin tevekkül olsun, umulur ki kurtulursun. Dünya malından yetecek kadar al. Fazlasını ahiret için hayra sarf et. Sıkıntıya düşecek ve başkasının sırtına yük olacak şekilde tembellik etme. Birisiyle dostluk kurmak istiyorsan, önce onu öfkelendirecek bir işi yap. Şayet öfkeli iken insaflı davranırsa ona yaklaş. İnsafsız davranırsa ondan uzak dur.

   Ey oğlum! Çocukları ve elinin altındakileri terbiye ederken şiddetten sakın. Öfkelendiğin vakit vakarla geçiştirmeye çalış. Mümkün olursa, sövüp sayma. Aksi takdirde onların gözünde muhabbetin yok olur.

   Ey oğlum! Eğer yaptığın iş, hardal tanesi kadar bile olsa ve bir taş içine girse, Allah onu ortaya çıkarır. Muhakkak ki, Allah en gizli işleri bütün inceliğiyle bilir. O her şeyden hakkıyla haberdardır. Namazını dosdoğru kıl. İyiliği tavsiye et, kötülükten sakındır. Başına gelene sabret. Şüphesiz ki bunlar uğrunda azim ve sebat edilmeye değer işlerdendir. Gururlanıp insanlardan yüzünü çevirme. Yeryüzünde kasılarak yürüme. Çünkü Allah büyüklük taslayan ve övünenleri sevmez. Yürüyüşün de mutedil ol. Sesini alçalt. Seslerin en çirkini, şüphesiz ki, eşeklerin sesidir.