Çok Okunanlar
Karakter boyutu :  18 Punto16 Punto14 Punto12 Punto
Hüzeyfe FINDIK
Hüzeyfe FINDIK
Darbeler, İmam-Hatipler ve Din Eğitiminin Zorunluluğu

Bizim kuşak bir ihtilal, bir post modern darbe ve bir de e-muhtıra görmüş bir nesildir.   Ülkemizi kargaşadan kurtarmak için ihtilal yapanlar, bu milletin çocuklarının terör illetine bulaşmamaları için, İmam-Hatip Okulları"nın sayısını o günlerde arttırmanın bir zorunluluk olduğunu söylemişlerdi. Ne çelişkidir ki, onlardan sonra Türkiye de darbe teşebbüsünde bulunanlar ve e-muhtıra verenler, İmam-Hatip Okulları"nı kapatmak için ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Seksen ihtilalını yapan generallerden birine neden bu okulları açtıkları sorulduğunda;”Halkı Müslüman olan bir ülkede yaşıyoruz. Bu halk çocuğuna dinini bir şekilde öğretecektir. Biz istiyoruz ki, kendi kontrolümüzde bir din eğitimi alsınlar” diye cevap veriyordu. İlerleyen süreçte ise, İmam_Hatip Okulları onların düşündüklerinin ötesinde halkımız tarafından sahiplenilmiş ve ülkemizin ümidi olan bir nesil yetişmiştir.

 

  Seksen ihtilalını yapanlar, bu okulların ihtilal öncesi durumunu da elbette çok iyi analiz etmişlerdi. İmam-Hatip mezunu olan ve o günleri yaşamış olan bizler,  bu okullarda ülkesine ve onun değerlerine ne kadar bağlı olmak gerektiğinin eğitimini almış, bunu özümsemiş ve netice de o buhranlı günlerde, bu ülkenin geleceğinin teminatı olduğumuzu göstermiştik.   Daha sonra bunu fark eden bazı kesimler, bu neslin ülkemizin tüm kurumlarında gösterdikleri başarılarından, sosyal yaşamdaki uyumlarından, ilkeli ve dürüst duruşlarından rahatsız olmaya başladılar. Çünkü onlar bu ülkenin hem ekonomik, hem de insan kaynaklarının sadece kendi kontrolleri altında olmasını istiyorlardı. Birincisini başardılar. Bu ülkenin yetiminin, garibanının, yoksulunun hakkına ve dürüstçe çalışanlarının emeğine bir gecede el koydular. Ama ikincisinde yanıldılar. Çünkü onlar değerlerine bu kadar sahip çıkacak bir neslin olacağını ummuyorlardı.  

 

   Bu gün bir başka bela, ülkemizde ocaklara ateş düşürmektedir. Hem de bölge, şehir ve köy ayırt etmeksizin. Bu konuda, terör uzmanları, sosyal bilimcileri, toplum mühendisleri, ekonomistleri, akademisyenleri, politikacıları, her alanda çözüm önerileri sunmaktadırlar. Ama ne yazık ki, bu ülkenin birlik ve beraberliği, huzur ve barışı, ekonomik ve bilimsel yükselişi için, ortak paydamız olan inanç birliği, çözüm önerisi olarak çok fazla gündem oluşturmamıştır. Son bir yıl içinde tartışılan ve eğitim müfredatına giren bu alandaki dersler ve İmam-Hatip ortaokulları, bu eksikliği zaman için de mutlaka kapatacaktır. Emin olun çok daha öncesinde din eğitimi yeterince okullarımıza girse, gençlerimiz bu eğitimi alsaydı, ülkemiz bu gün karşılaştığı birçok sorunları görmeyecekti. Özellikle Güney Doğu"ya, buradan göç alan şehirlerimize, bu insanların yoğun olarak yerleştiği yerlere İmam_Hatip Okulları açılmış olsaydı, birçok insan eminim ki, terör tuzağına düşmemiş olacaktı.

 

  Doksanlı yılların başında bazı yanlış bilgiler ve önyargılarla Diyarbakır"a gitmiş ve orada üç yıl kalmış biri olarak, edindiğim tecrübe şunu bana öğretmiştir ki, burada tanıdığım insanların birinci önceliği hep dini düşünce olmuştur. Bu bölge halkının genel temayülü de bu yöndedir. Din doğru öğretilmezse, namaz kılan insanlardan dağa çıkanlarda olmuştur, din adına şehir merkezinde satırla bir başka kardeşini katledip, cihat ettiğini sananlar da.  

 

  Artık şu anlaşılmıştır ki, millet ve ülke olarak bizler hiçbir zaman, rahat ve huzur, barış ve kardeşlik içinde yaşamamamız için, içeriden ve dışarıdan sürekli yeni tuzak ve oyunlarla karşılaşacağız.  Bunları aşabilmek için de, ortak harcımız olan din eğitiminin doğru ve zamanın da yetişen nesle verilmesi gerekmektedir. Bu nedenle insanımızın bu eğitimi almasını engelleyenler, bunun hesabını, tarihe, gelecek nesillere ve Allah"a mutlaka vereceklerdir.

 

Bu yazı toplam 21741 defa okunmuştur.  
Kalan Karekter Sayısı : 500
Yazarın Diğer yazıları
Sitemizdeki yazı ve resimlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
AmdYazılım
Güneydoğu Haber