Bu yıl Ramazan 1 Mart'la başladı, yani baharla. Son yılların kurak ama soğuk kış günleri arkasından güneşi ve baharı özlemiştik. Geldi hemde kucağında kalplerin baharı, bedenin ferahı, imanın yatağı Ramazan'la 'Bahar; toprağı, bitkileri, ağaçları adeta yeniden diriltirken, çimenler, tomurcuklar tabiata gülümserken, Ramazan'da; vicdanı sökülmüş bir çağda, kalplerin ziftle kaplandığı bir zamanda insanlığın merhamet ve hamiyet ufkuna doğdu yine.

Batı barbarlığının, Gazze'de bütün çıplaklığı ile insanlığın gözü önüne gelmesi, 250 yıldır uydurulan 'Amerikan Rüyasının' çocuk katliamına, toprak hırsızlığına ve her türlü caniliğe nasıl payanda olduğu, sponsor olduğu kanla yazıldı zihinlere.

İşte Ramazan bu iklimde; insanlığa, fakiri, yoksulu, yoksunu, zayıfı gözetme onu kalkındırma, varlığı, zenginliği, el olanı onunla paylaşma düsturuyla çıkageldi. Silm, barış, esenlik çağrısıyla geldi; Batının bacalarla, bombalarla, egzozlarla kirlettiği mavi küreye.

Bahar da yaşanan vahşetin kalıntılarını, eserlerini yeşil bir zarafetle yıkamaya, örtmeye geldi. Bahar dışımızı, çevremizi, dünyamızı güzelleştirir mi? Ramazan bedenlerimizi, nefislerimizi, ruhumuzu ve kalbimizi yıkar mı?

Oruç bütün kutsal öğretilerde var.
Kitaplı dinlerde, ya da Uzakdoğu'daki diğer inanç ekollerinde bir şekilde insanın inziva, az yeme, az içme ve dünyadan el etek çekme hep var oldu, var olacak.
Zaman, çağlar değişse de insan hep aynı hırsı, yıkıcılığı, egoyu, şiddeti taşıyor fıtratında. Bunların Oruç, Zekât, Namaz gibi ibadetlerle terbiye edilmesi, yok edilmesi, ıslah edilmesi gerek.
Din tam da bunun içindir. İnsanı kutsal olanla irtibatlandırmak, yaratılış gayesini hep aklında tutmasını sağlamak. Ve Tanrının isteği kâmil insan, salih mümin olmak. İbadetlerin maksadı (Allahu Alem) insanda iyilikleri inşa eden, kötülüklerden sakınan bir 'irade' inşa etmektir. Ramazan bunun en başat olanıdır.

Ramazan 11 ayın baharıdır.

Bahar dört mevsimin Ramazanıdır.

Bu ayda yaralarımızı sarar, gelecek için tohuma, çiçeğe dururuz. Fitreler, zekatlar, iftarlar, fidyeler, sadakalar, sahurlar, mukabeleler, teravihler ruhumuzu arıtan, güçlendiren, insanı kâmil olma yolundaki yoldaşlarımızdır.