KÖPEKLİK Mİ?
Hikâye şu: Meçhul bir Şair, asker arkadaşının yıllar sonra yaşadığı şehre Vali olarak atandığını duyar. Hemen hoş geldin demek için soluğu Valilik binasında alır. Vali yeni geldiği için korkunç bir ziyaret izdihamı yaşamaktadır. Şair adını bir not kâğıdına yazdırır ve sekreterden valiye iletmesini söyler. Asker arkadaşınızmış demesini de tembihler ve bekleme salonunda beklemeye başlar. Makama giren sekreter, kapıyı tam kapatmayı unutunca içerden Valinin öfkeli, yorgun homurtusu ""kardeşim bu millet; millet değil eşek! Ziyaretten canım çıktı, bak şimdi de birisi, asker arkadaşın diye, not yazdırmış
Eşşoğlu eşek!"" şeklinde dışarıya duyulur. Bunu duyan şair bir kâğıda şu dörtlüğü;
""Ehli mansıptan biri millete eşşek dese
Reddolunmaz, lakin can sıkar.
Millete eşşek diyen eşşoğlu eşek bilmez mi ki?
Valilerde, Vekillerde milletten çıkar
""
Karalayıp, sekreterin masasına; Valiye verilmek üzere, koyar.
Nasıl?
Anlamadınızsa devam ediyorum.
***
Kaynaklara baktığımda, Türk Milletinin Atasözleri arşivlerinde ""Köpek ve köpekliğe ait"" epeyce atasözü, özdeyiş ve deyim olduğunu gördüm.
Bunlardan bazıları şunlar;
Kurda misafir giden köpeğini yanında götürsün.
Aç it, fırın yıkar.
Akılsız köpeği, yol kocatır.
Köpeğe gem vurma, kendisini At sanır.
Eşek köpeğe ot vermiş, Köpek eşeğe et vermiş ikisi de aç kalmış.
Kısmetsiz köpek, kurban bayramı günü sılaya gidermiş.
Köpeğe dalaşmaktan, çalıyı dolaşmak evladır.
Köpeğin duası kabül olsa, gökten kemik yağar.
Ürüyen köpek, ısırmaz.
Al it, kara it, hepsi bir it.
Isıracak köpek dişini göstermez.
Bakmakla usta olunsa köpekler kasap olurdu.
Eceli gelen köpek, cami duvarına işer.
Düğün kemiği ile köpek tavlanmaz.
İt utansa don giyer.
İt ürür, kervan yürür.
***
Fakat ben, Adana gündemindeki köpeklik tartışmalarına en uygun düşen atasözünün ""Ürümesini bilmeyen köpek, sürüye kurt getirir"" olduğunu düşünüyorum.
***
Neden mi?
Bakın açıklayayım.
Birileri çıksa ve dese ki;
1. Yapılacak12 Eylül referandumunda PKK"nın siyasi kolunu temsil eden BDP boykot ve Hayır cephesinde yer alıyor, dolayısı ile ""Hayır"" demek, teröristlerle aynı safta yer almaktır alçaklıktır, köpekliktir!!!
2.12 Eylül zindanlarından ve işkencelerinden geçen insanlar olarak bu zulümlerden oy devşiren ama şimdi bu zalimlerle hesaplaşmamızı engelleyen MHP"liler ülkücü değil, Kenan Evren"in Cuntasının köpeğidir!!!
Yâda;
3.Bu ülkede MHP"nin öncülük ettiği ""baş örtüsü kanununu iptal ettiren"" CHP ret cephesinde, şimdi onunla aynı cephede yer alan ülkücüler CHP"nin ve Kılıçdaroğlu"nun peşine takılan av köpeğidir!!!
DESELER.
Olur mu?
Elbette olmaz.
***
O halde ""siyasetin ve hitabetin öldürücü şehvetine esir olmamak"" aklıselimimizi her daim kuşanmak, hayatımızın olmazsa olmazı olmalı.
Hakaret yalnızca nefreti doğurur.
Nefret ise; kalplerin fetretidir.
Muhabbet fedaileri olmak varken, nefret kazanına odun taşımak ahmakların işi olsa gerek.
Büyük lokmalarınıza sözüm yok.
""Deprem konutlarından bile sınırsız servet çıkaran siyasilerimiz olmuştu, ilginç; O da hayır"cı şimdi.""
Ama
Büyük sözü söylemeden bir saniyede olsa düşünmek gerek.
Bunun yapılmadığı belli.
Bu yapılmazsa olacağı budur.
Umarım konuştuğunuz gibi ""oy kullanmıyorsunuzdur.""
Bu ülkede siyasiler ""camdan evlerde yaşarlar.""
O yüzden eline taşı (ite atmak için bile olsa) almadan çok düşünmeliler.
***
Ha, birde unutmadan not edeyim.
Eski ülkücü olmak, bütün ülkücüler adına ahkâm kesme hakkını kimseye vermez.
Eski olmak bazen ""eksik"" olmaktır.
Eski olabilirsiniz ama eskimemelisiniz.
Türkiye"de yaşıyoruz.
Klan yâda Kast devletlerinde değil.