ZOR GÜNLER
Arkamızdan seslenenlerin seslerinin bizden önce düşmanlarımıza ulaştığı, nefeslerimizin; kalplerimizin arasına döşenmiş mayınları patlatacağı günlerden geçiyoruz.
Her hikâye; anlatıcısını kendine benzetir ya sonunda, bizler de öyle, savaştıklarımıza benzete benzete büyütmüşüz, kucağımızdaki; kundaklı yavrucukları… Tenimiz dağılmadan, terimiz kurumadan, uykumuz gelmiş, rüyamız henüz hayra yorulmadan ve bir sui hayale meze olmuş.
İnsan kaç kez vurulur bir rüyada? Seni çağıranların gelmediği meydanda kaç kez yutkunur insan, insanca… Üstelik mahcupta değiller aptallar.
Ve insan vazgeçer mi sevdiğinden bu kadar güzel olmamalısın diye?
Geceler tertemiz, rüyalar apak, bir tek yorgan ve çarşaf bulaşmış kibrin siyahına, günahın kızıllığına.
Ey talip, sorunun cevabını imamda değil kalbinde ara, en azında bu ara…
****
Cümle kapısından; bir kelimenin sırtında, geçip genişçe bir havluya ve ardından kalbime giren Sen…
Beyaz dokusunda dokunduğumuz bu iklimin ortağı; nedir bu kinin, garazın, acelen?
Ecele kelle yetiştirmek miydi hedefin? Hani nerede kalbimden dahi esirgediğim “Altın Neslin?”
Biz zümrüt tepelerden ziftli tapelere, uhuvvetten tecessüsüse ne vakit iltica ettik, bir söylesen.
Zor sözler, zor günler içindir.
Bir tepside sunulan buhur, bir köy evinde tencerede suyla pişen bulgur, seni okyanus kadar uzağa atan hangi oruçtur? Hangi sahur?
Biz yaralarımıza üflemeye sözleşmiştik yangınlara değil.
Bu ecza ki; Lokmani değil, Hakkani değil!
****
Gördüğümüz şeyleri gördük mü gerçekten?
Duyduklarımıza karışmış olamaz mı; şeytanın iğvası, vesvesesi?
Çatlak su testimizden sızan sular, abdestlik uzuvlarımızı mı yıkardı, aramızdaki köprüleri mi?
Bir prizmanın kırılması çoğuldur. Ama ya kalbin kırılması…
Işık kırılır be sultanım. Kalp yaralanır, kanar, ağlar…
Şimdi Sen! Çekip vursan beni, inan sen benden daha çok ölürsün, ölmelisin de…
Yunan, Mısır kadimdir de..hiç bir dost kadar değil.
Bu okyanus ötesi kâbuslar; yağmur azlığından kuruyan göllerimizin, bizden intikam alması mıdır?
Bu galaksiler arası feryatlar hangi mü’minin haykırmasıdır?
Zor günlerde, kolay söz edenler var ya..işte onlar..gerçek suçlular..On üç onlarda..Onlar on üçüncüler…