Mahalli seçimlere giderken
31 Mart 2024 tarihinde bir kez daha sandıklara gideceğiz. Bu kez şehirlerimizi yönetecek başkanları seçeceğiz. Gecen sene bu vakitlerde de ülkemizde iki önemli telaş vardı. 11 ilimizi yerle bir eden 'Asrın En Büyük' kara depremi ve yaklaşan seçimlerden dolayı Türkiye'nin istiklal ve istikbaline dinamit döşeyen şer ittifaklarının eylemleri.
Depremde yaklaşık 55 bin vatan evladını kaybettik, 110 bin civarında da yaralımız vardı. Aynı depremde 518 bin konut yıkıldı, milyonlarca insanımız bölgeden göç etmek zorunda kaldı. Bugünlerde ise molozları temizlenen, yolları, köprüleri, devlet binaları yapılan şehirlerimizde 1 yıl içinde inşa edilen yaklaşık 75 bin konutun teslim törenlerine tanık oluyoruz. Bir yıl içerisinde de 310 bin konut hak sahiplerine teslim edilecek. Hamdolsun bölgede koparılan yaygaralara rağmen salgın hastalık, terör, çatışma vb durumlar söz konusu olmadı. Bölgede kalanlara konteynır şehirler inşa edildi, gıda, giyecek ve zaruri ihtiyaçları karşılandı. Güvenlik problemleri yaşanmadı. Konut teslim törenlerine katılan yabancı basın mensupları bu kadar kısa sürede bu kadar geniş arazide bu kadar çok konutun hazır hale getirilmesine şaşkınlıklarını dile getirdiler.
Haklılar. Dünyada örneği yok çünkü.
Sayın Erdoğan verdiği sözü tuttu.
***
Cumhurbaşkanlığı seçimleri de beklenildiği gibi 6?lı masanın hezimeti ile neticelendi. Fetö, PKK, YPG ve bilumum uluslararası istihbarat örgütünün operasyonlarına rağmen aziz milletimizin sağduyusu galip geldi.
Erdoğan yeniden Cumhurbaşkanı oldu.
Beklenildiği gibi Ana muhalefet partisinin genel başkanı koltuğundan oldu. Partisi hala şoku atlatamadı. Yaklaşan seçimlerle ilgili Kandil'le yürütülen pazarlık görüntüleri yine gündemin ilk sırasında. CHP Muharrem İnce'nin kendi tabiriyle FETÖ ve PKK ile yürüttüğü 'yavşakça' ilişki nedeni ile büyük tartışmaların odağında durmaya devam edecek gibi gözüküyor. Açıklanamayan bazı belediye başkan adayları 'rant' tartışmalarını beraberinde getiriyor. Son beş yılda kazandığı bir çok belediye ile kendine iktidar yolunu açması beklenen CHP'li belediyeler heykel açarak ve konser düzenleyerek tam bir hayal kırıklığı yarattılar. Akılda kalan hiçbir icraat yada hizmetleri olmadı.
Parti içinde hizipleşmeler ve kavgalar artarak devam ediyor. 31 Mart seçimlerinden sonra yeni bir genel başkan arayışı olacak gibi. İstanbul Tekfuru olarak tanımlanan İmamoğlu ise şimdiden seçimi kaybetmiş gözüküyor. En fanatik taraftarları bile canlı yayında geçen beş yılda üç hizmetini say dediğinizde; susuyor!..
***
Türkiye Erdoğan liderliğinde küresel bir aktör olmaya doğru koşar adım giderken, bu seçimlerinde açık ara galibi olacak gözüküyor. Bu seçimlerde geçen seçime göre daha ince elenmiş, daha sosyal, daha tanınan ve sevilen adaylarla milletin huzuruna çıkacak! Kaybettiği bir çok şehri de geri alacak gibi. Maraş depreminde milletin hafızasına kazınan iki belediye vardı: Konya ve Bursa' Zaten Türkiye'de belediyecilik denildiğinde Milli Görüş geleneği akla gelir. Önce 89 seçimleri sonra 94 yerel seçimleri Refah Partisine iktidar yolu açmıştı. Sayın Cumhurbaşkanımızda o gelenekten geldi. Kendisi belediyeciliği en şyi bilen siyasilerin başında gelir.
Bu seçimde Ak Parti yeni bir seçim zaferini siciline işlerken kazanan şehirlerimiz ve milletimiz olacak.