Babamın Ardından
Baba yoksun ya;
Annemin hastalıkları aniden ağırlaştı, sensiz bir yıl ona bin yıl gibi geldi.
Annemin yaşamının kalanını da mı yanında götürdün baba
Annem yaşamıyor gibi yaşıyor.
Her hastalığının altından senin hüznün çıkıyor, doktorlar söylemiyor ama biliyorum.
Annemin ışıksızlığı sürüyor baba.
Bizlerden aldığı sadece hayatta tutuyor onu ama hayata bağlamıyor.
Birazcık torunları belki
Ümmi anneme çok şey öğrettin biliyorum.
Ama sanki yokluğun ona bin kat öğretti. Şimdi hasretini, pişmanlıklarını, yarım kalmış sözlerini alnındaki çizgilerden ve sen öldüğün gün yüzüne yapışan acıdan okuyorum
Konuşmak için önce duymak lazım ya Baba,
Annem senden sonra kulaklarıyla birlikte kalbini de kapattı dünya kelamına
******
Torunların mı?
Hepsi bildiğin gibi
Bir tek, hayatta iken bile göremediğin en küçük ve en son torunun Berra Betül habersiz senden.
Sadece köyde, duvardaki resmine bakıp dede diyor.
Dede
Dediğin gibi büyüyorlar
ama dertleri ile birlikte
Onlar bile alışıyorlar yokluklara, yokluğuna, dedesizliğe
Bu yıl bayram harçlıklarını senin yerine bizlerden aldılar.
Öğrettiklerini öğretiyoruz onlara.
Yokluğun çok büyük geliyor onların küçük dünyasına baba.
Varlığında öyleydi ya.
Ulaşılamayacak kadar uzak, kaçılamayacak kadar yakın.
*******
Benim ""baba"" diyemeden geçirdiğim ilk bir yılımdı
Sana ""sade kahve"" yaptırmadan, gazetelerin "" bulmacalarını"" biriktirmeden, torunlarınla ilgili ""sohbet etmeden"", siyasi tartışmalar yapmadan ve bayram sabahları ""ellerini öpmeden"" geçen
Zordu
Zor geçti
Yokluğundan kendi yolculuğuma yollar açtım.
Ölüm ne kadar geveze, hüzün ne kadar dilsiz, kırk üç yaşımda öğrendim.
Hiçbir ölüm bir diğeri değil. Hiçbir ölüm bir diğerinden farklı değil.
Sanki şimdi
Dünyada en çok babası ölenleri anlayabilirim.
Yasinler okuyor, dualar yolluyorum sana baba
Sende
O yakın günde beni babalık hakkın konusunda mahrum bırakma.
""Evlatlar babalarının topluma mektuplarıdır"" der Mevlana.
Bizi zarfsız bırakma