Belediye Başkanları Olmasaydı!
İnternette adana.gov.tr adresine girdiğinizde; ilimizde il müdürlüğü,bölge müdürlüğü,kamu yararına dernekler,sivil toplum kuruluşları ve askeri kurumların toplam adetlerinin takriben 150 civarında olduğunu göreceksiniz.
Yani irili ufaklı yüz elli önemli kuruluşa sahibiz.
Ancak ne yazık ki yerel gazete, dergi, televizyon ve internet portallarına baktığınızda: varsa-yoksa belediyeler ve başkanları
Yazılı ve görsel basında belediyeler daima haber ve köşe yazıları bağlamında ezici bir fark atıyor diğer kurumlara.
Peki, ama neden?
Birincisi: belediye başkanlarının seçimle gelmiş olmaları ve sürelerinin 5 yıl olması
İkincisi: başkanların siyasi kişilik olmaları ve siyasi hedeflerinin olması
Üçüncüsü ve en önemlisi ise; bu kurumların; en büyük bütçe ve istihdam olanaklarına sahip olması
İşte buraya dikkat!
*****
Belediyeler ve başkanları olmasa idi;
Tamamına yakını zarar eden yerel gazetelerin; büro giderlerini karşılamak için
Hayatta biç bir kazmaya sap olmamış gazeteci bozuntusunun; iş bulmak için
İnsanlığı defolu muhabirin; belediyede bankamatikçi taşeron işçisi olmak için
Sadece sigorta parasına yazı yazan köşe yazarının; hanımını memur yapmak için
Emlakçilikten arta kalan zamanlarında komplo yumurtlayan aç gözlünün; küçük arsasına, yüksek istimlâk almak için
Çalıştığı televizyondan para almayan gazetecinin; maaşını belediye şirketlerinden çıkarmak için
Ahlak fukarası televizyoncunun; şişmiş egosunu tatmin için
Köşe yazarlığı tiyatrosu oynayan ufakçının; kardeşine iş bağlamak için
""Sınıf kavgası kılıflı sloganlara "" sarılan beleşçinin; avanta kapmak için
Maymun iştahlı siyasi tiryakinin; piyasa yapmak için
Sicili bin kez bozulmuş imtiyaz sahibinin; ticaret yapmak için
Hangi kapılarda: takla atarak ya da şantaj yaparak sabahlayacaklarını sanıyorsunuz?
*****
Belediyeler ve onların başkanları ile ilgili yerel haberleri okurken izlerken ya da dinlerken bu gerçekleri lütfen gözönünüzde bulundurun.
Bu yazı elbette bir ""toptan aklama"" yazısı değil.
Hatırlatma sadece.
Ben alay komutanlığının, il özel idaresinin, kaymakamlıkların, il ve bölge müdürlüklerinin, odaların, derneklerin ve üniversitenin sorunsuz olduklarından değil ama medyanın dikkatinin belediyelerde oluşundan gündemimize gelmediğini düşünüyorum.
Sorunun çözümü için teklifimi soruyorsanız.
1.RTÜK benzeri bir kurumla yerel medyada kalite standartları oluşturulmalı ve dileyen herkes gazete çıkaramamalı.
Her isteyenin televizyon ve radyo kuramadığı gibi mesela.
2.Yeterli sayıdaki kaliteli yerel medya, uygun enstrümanlarla ekonomik olarak desteklenmeli.
Tarımsal ve sanayi teşvikleri gibi mesela.
Aksi takdirde: belediyeler medya savaşlarının muharebe meydanları, vatandaşlar da yapılamamış hizmetlerin gazisi olmaktan kurtulamayacaktır.
Benden tekrar hatırlatması