Bir Şenliktir İnkılâp*
Kendisine öncelikle hangi kitabınızı okuyalım diye soranlara: ""Devrim ve Terbiye"" adlı kitabını tavsiye etse de ben; İslami düşünce
meydanının, hünerli işçisi Yaşar Kaplan"ın en çok ""Bir Şenliktir İnkılâp"" kitabını sevdim. Türkiye"de İslami düşüncenin edeple-
edebiyatla ifade edilmesinde, üstadın elmas kıymetinde etkisi ve emeği var. İran İnkılâbını yazdığı bu kitap 90"lı yılların başında üniversite
kantinlerinde çay ile simidin vazgeçilmez katığı idi.
Gri-lacivert kapağı yurt odalarındaki çalışma masalarında kitapların hep en üstünde ""şenlik solisti"" gibi gülümserdi.
Yaşar Kaplan Devrim sonrası İran"a gitmiş: gördüklerini, tespitlerini, teşhislerini o baş döndürücü üslubu ile kaleme almıştı.
İbni Haldun"a göre önemli toplumsal değişimlerin tarih aralıklarından ilki 20-25 yıllık dilimdir. Tamda bu öngörüye uygun bir zamanlama
ile İslam ülkelerindeki ""Diktatörler Çağı"" sona ermekte.
Kitabın basımından 19 yıl sonra yani.
Kuzey Afrika"nın birbirlerine rahmet okutan tabansız, insansız, insafsız, iz"ansız ve vicdansız ""Matruşkaları"" art arda devrilmekte
Şenlik önce Tunus"ta başladı. Sokakta Müslüman halkının hanımlarına ""başörtüsünü"" yasaklayan ve bayan kuaförü olan karısı ile
ülkesinin parasını yağmalayan, zindanlarını ""Kartaca Arenalarına"" çevirip, halkın ilgi odağı olan Raşid El Gannuşi"yi sürgüne yollayan
Halkının eli kamçılı terbiyecisi olduğuna inanan bu alçak; adını: akıttığı kanlarla yazdığı sokaklardan başlayan bir şenlik ateşi ile devrildi.
Halkının ""sivil itaatsizliğine"" yattığı yerden ""bismillah"" deyip doğrulmasına iki hafta dayanamadı.
Golyat"ı sapan taşı ile avlayan Davut (a.s) gibi yiğit bir genç Devrime yetti.
Kaçtı.
Uçağında aşağılık karısı ve ülkesinden çaldığı milyar dolarlarla
****
Ardından sıra Mısır"a geldi.
Ne ilginç! Üç büyük Piramide karşılık son yüzyıllık siyasi hayatında üç azgın diktatör rol çaldı Mısır"da.
Keops: Cemal Abdülnasır (Arap milliyetçiliği ve sosyalizminin babası, İhvan-ı Müslimin hareketini ezen monark)
Kefren: Enver Sedat (İsrail"le anlaşma imzalayan ve Siyonizm"e teslim olan ilk despot)
Mikarinos: Hüsnü Mübarek ( Otuz yıldır halkını ezen, İsrail"i kollamaktan halkının sefalet ve açlığını göremeyen tağut)
Geçen yıl gittiğim Mısır"da Cuma namazını askeri barikatın arkasında kılarken, Kahire"de çöp dağları arasında oynayan çocukları izlerken ve
mezar evlerde yaşayan milyonlarca insanı resimlerken, rehberimizin ikazına inat kulağını çınlatmıştım Hüsnünün.
Duygudaş Mısır halkı ""son firavunun"" kulağını değil yüreğini hoplattı: yaşadığı sefalete ve kendilerine bunu yaşatan sefahate isyan etti.
Nil"in mavi suları ile bereket kattığı çöllerde şimdi Devrimin onuru, Özgürlüğün gururu filiz veriyor. Yaşar Kaplan"ın kitabının kapağı da
mavi ve lacivert mi idi?
Ben direnişin büyüsüne inananlardanım. Ben rabbe boyun eğişin, zulme ölesiye direniş suyu verdiğine inananlardanım.
****
Kırk bakirenin koruduğu ""Muammer Kaddafi"" şimdilik direniyormuş!
Kırk yıldır sahnelediği ""çadır tiyatrosunda"" Ömer Muhtarın torunları ne zaman elektrik şalterini indirecekler diye bekliyordum.
Elhamdülillah.
Oda yolcu. Muhtemelen kankası Berlusconi"nin villasının bahçesine çadırının kazıkları kargo uçağı ile yollanmıştır.
Elindeki yeşil kitabın ""Kama Sutra"" olduğunu dünya Müslümanları 10 yıl gecikmeli anlamışlardı.
O şimdi develeri, bakireleri, yeşil kitabı ile kaçışın eşiğinde.
Onursuzca hemde.
İsyanın demir yumruğu zaten iyiden iyiye torbalanmış gözaltlarını davul gibi şişirirken ben Şeyh Ahmet Senusiye selam çakıyorum.
Yazının sonunu Yaşar Kaplan"ın kitabını okuyup, son sayfasına düştüğüm notla bitireyim mi?
Her devrim bambaşka bir devrimle devrilir.
Her devrim devrile devrile
erişir.