Daha önce bir yazımda Sayın Recep Tayip Erdoğan"ın ""miting üstadı "" olduğunu yazmıştım. 31 Temmuz Cumartesi günü Hatay mitingini televizyondan, Adana mitingini ise canlı izlediğimde bu kanaatim pekişti.

Bakın bu mitinglerde sizler için hangi gözlemlerim oldu?

—Adana"daki cehennemi sıcağa rağmen katılım mitinge katılım oldukça iyi idi. (siz bakmayın Posta yâda Sözcü gazetesinin ""yerel müsveddelerinin"" karartma manşetlerine)

Keşke miting daha geç saatlerde yapılsaydı hem katılım hem ambiyans çok farklı olurdu.

—Soğutucu dev vantilatörler, iyi organize olmuş emniyet güçleri, her katılımcıya evet yazılı şapkalar, soğuk su ve bol miktarda bayrağın dağıtılması organize açısından iyi notlardı.

—Bir kez daha gözlemledim ki milletimiz Sayın Başbakan"ı farklı bir gözle görüyor. Şöyle ki

Daha önceki liderleri hep soyadı ( Türkeş, Erbakan, Ecevit, Demirel Özal vs.) ile anan halkımız sadece Sayın Başbakana ön isimleri (Recep Tayip) ile hitap ediyor. Soy ad ile hitap bir resmiyet, isimle hitap ise bir samimiyetin ve yakınlığın ifadesi olsa gerek.

—Kalabalık arasında gezerken şu sözlere şahit oldum; ""Yahu Başbakan gelsin konuşmasın sadece göz göze gelsek yeter"" Benim için bu sözün altında yatan sosyoloji önemli. Bu millet buna yakın ve benzer bir ilgiyi rahmetli Menderes"e göstermişti.

—Miting meydanında çok miktarda yakın tanıdığım ""Milli Görüş"" siyasi çizgisinden seçmene rastladım. Demek ki tüm kongre tartışmalarının dışında Saadet partili seçmen bu referandumda yoğun şekilde hem çalışarak hem bizzat çalışmalara katkı koyarak ""Evet"" diyecek gözüküyor.

—Yaylalarda Evi olan Ak partililerin! ise miting katılımlarının düşük olduğunu gözlemledim.

—Milletvekillerimizin anonsları esnasında cılızda olsa protestoların olması ama Sayın Başbakanın anons edilmesi ile tüm meydanın yıkılması anlayana yeterince öğretici idi.

—Sayın Başbakan"ın yapılacak ""Anayasal Değişikliklerin"" ekonomik yansımalarına değinerek Danıştay"ın Telekom ve Liman özelleştirmelerinde ülkemizi on milyar dolarlarca kayıplara uğrattıklarını belirtmesi kesinlikle olumlu ve orijinaldi.

—Muhalefetin söylemlerindeki genel seçim vurgusunun etkisi ile olsa gerek Sayın Başbakan Ak Parti döneminde ""Adana"ya yapılan yatırımlarında ince bir listesini verdi."" Bu muhtemelen katılımcılardaki aidiyet duygularını kabartmıştır. Umarım her teşkilat mensubu bu rakamları ezberler ve ezberletecek kadar çok anlatır.

—Sayın Başbakan Aytaç Durak ile ilgili yine kamuoyunun da bildiği olumsuz bilgi ve kanatlarını Adanalılarla paylaştı. O da mitingden nasibini yine almış oldu.

—Başbakan kesinlikle miting konuşmalarına çok iyi hazırlanıyor; İlçeler, yerel tabirler, yerel yemekler ve hatta yerel sloganlar yerli yerince konuşmalarında yer alıyor.

—Mesela Hatay"da konuştuğu kürsünün karşısında Memur Sen sendikasının il binasına asılan ""Sayın Başbakanım biz nikâh masasında bile bu kadar iştahla ""EVET""  demedik"" pankartına değinmeden ve onu beğendiğini ifade etmeden geçmedi. Hatta onu Adana"da da kullandı.

—MHP tabanına 12 Eylül şehitlerini isim isim anarak selam yollaması ve muhalefet partilerinin yönetimleri ile seçmeni ayrıştırarak konuşması kayda değerdi.

—Bu pakete ""Hayır "" diyecek olanların MHP, CHP, BDP, YARSAV ve PKK terör örgütü olduğunun, ısrarla altını çizmesinin de çok önemli olduğunu düşünüyorum.

—Kadınların tutmadığı lider Türkiye"de Başbakan olamaz sözünü doğrularcasına kadın seçmenin katılımı beklenenin üstünde idi.

Sayın Başbakanın miting sonrası Ak Parti yetkilileri ile yaptığı toplantının da miting kadar değer taşıdığını düşünüyorum.

Mitinge katılanların Sayın Başbakan ile buluşmalarından yüzlerinde mutluluk ve umutla ayrıldıklarını gördüm.

Umarım tüm teşkilat mensupları da Sayın Başbakanın ""12 Eylül günü sandıklardan"" beklentilerini karşılayacak gayreti ve çalışmayı sergileyeceklerini umuyorum.

Adanalıların mitinglerden çok hazzetmediği ama Sayın Recep Tayip Erdoğan"a da bu güne kadar yoğun destek olduğuna şahit olduk.

Son olarak,

Umarız Sayın Kebude"nin tahmini tutar.

Buna kendisinden çok bu ülkenin insanlarının ihtiyacı var.