Temel İnsan Hakları Sorunlarımız
Hafta sonu gireceğim sınav için canhıraş bir hazırlıkla dersimi çalışırken, gözlerime inanamayacağım istatistiksel rakamlarla karşılaştım. Öğrendiğim bilgileri paylaşmak için kalemimden kâğıda dökülenleri buyurun hazmetmeye…
Ülkemiz II. Dünya Savaşı’nın ve felaketlerinin bir daha yaşanmaması, demokrasi, insan haklarına saygı değerleri temelinde yükselen bir Avrupa idealini hedefleyen Avrupa Konseyi’ne kuruluşundan itibaren 1949 yılında üye olmuş.1954 yılında da Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne (AİHS) taraf olmuşuz.Buraya kadar her şey olması gerektiği gibi; ya sonra…
Türkiye (tüm taraf devletlerarasında) bu güne dek Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni en çok ihlal eden devlet konumunda.
Adil yargılanma hakkının ihlali konusunda Türkiye 1.sırada! İkinci sırada Rusya, üçüncü sırada Ukrayna var.Ne kadar utanç verici.Ayrıca AKSOY/TÜRKİYE 18.12.1996 tarihli bir karar var ki, olayda başvurucu 14 gün gözaltında kaldıktan sonra savcının önüne gözle görülebilir yara ve izlerle çıkartılmış, ayrıca ellerini kullanamadığı da görülmüştür.Bu dava ve sonrasında AİHM’de çıkan karar ‘gözaltında işkence’ olarak nitelendirilen ilk karar, olma özelliğini taşıyor.Dahası var; işkence ve kötü muamele yasağının ihlali meselesinde Rusya 470 defa mahkum olurken , Türkiye toplam 407 defa mahkum olarak 2. sırada.
Yargılanma hakkının ihlali konusunda İtalya 1. İken, İtalya’nın ardından 2. Durumdayız.
İfade özgürlüğü meselesinde 207 ihlal kararıyla Türkiye 1. Sırada, 2. Olan Avusturya’nın ihlal kararı sayısı 32
Mülkiyet hakkının ihlali meselesinde yine 1. Sıradayız.
Yaşam hakkı, işkence ve kötü muamele yasağında istatistikler incelendiğinde 1990’lı yıllarda Türkiye’ye karşı yapılan bireysel başvuruların çoğunluğunu oluşturan bu kategori, Türkiye’nin hayata geçirdiği reformlar, özellikle de uygulamadan kaynaklanan sorunların giderilmesi ile 2000’li yıllarda önemli ölçüde azalmış. Ancak 1998 yılında Kaya davasında, Türkiye kişinin ölümünün güvenlik güçleri ile girilen bir çatışma sonucu meydana geldiğini ileri sürmüş. Kaya’nın ölümü üzerine hiçbir resmi soruşturma yapılmamıştır. Bu olay size de son dönem polis-gösterici, orantısız güç, yetki, etkin ve tarafsız soruşturma yapılmamasını hatırlatmadı mı?
Velhasıl, ülkemiz hukuk sistemi, neresinden tutsanız elinizde kalacak kadar sorunlu; yukarıdaki rakamlara bakacak olursak da tüm Dünya’nın gözü önünde gereksiz ve utanç verici 1.liklerle dolu. Anayasa’nın yenilenmesi için referandum konuşuladursun, hukuksal bir sorunu olmayanlar, mahkeme kapısına düşmeyenler, bu kadar saçma-sapan, haksız uygulamalardan haberdar mı acaba? Yada ‘bana dokunmayan yılan bin yaşasın’ deyip hala bu ülkede bu çarpık, sistemsiz sistemde, kör-topal uygulanmaya çalışılan hukukun üstünlüğüne mi inanılıyor!