Anaları, kızları, yoksulları, varlıklıları, okumuşları, okuma yazması dahi olmayanları,kızkardeş, komşu, kuma,sevgili, eş... adını ne koymak istesen, kısaca bu ülkenin kadınları ve her geçen gün artan şiddet paranoyaları...

Neresinden baksan yürek kanatan hikayelerin adı bazen, aile meclisi kararı, bazen boşanamazsın, bazen 'ya benimsin ya toprağın', öfke, kin, kıskançlık,nefret ve hatta bazen 'sevda' konulur...

Neredeyse hergün 5 kadının canı 'canım' dediklerinin elinden, vahşice, çocuklarının, anne-babalarının yada sokaktaki insanların gözü önünde alınıveriyor ve hayat geride kalanlar için kaldığı yerden devam ediyor!..

Şiddet, patlayan benzin bidonuyla, kan kokusu olan bir bıçakla,fiziksel şiddetin ve gücün denendiği tekme yumruklarla, silahla, çocukla, açlıkla, kanla, gözyaşıyla yani alabildiğine artan bir hızla devam ediyor.

Nerede Allah'ın emanetine yani kadınlarına sahip çıkması gereken erkek modeli!

Daha neyi bekliyoruz, daha ne kadar sürecek, daha ne kadar can yanacak!

Birileri aramızda, o birileri, sağcısı, solcusu, liberali, muhafazakarı, milliyetçisi, Türk, Kürt, Alevi, Sünni...Aramızda birileri, karısını, kızını, eski karısını, sevgilisini, komşusunu, hiçbirşeyi olmayan herhangi birisini, evet yanlış okumadınız, kendisinden haberi bile olmayan birinin hastalıklı ruhunun adını 'karşılıksız sevgi' koyduğu şizofren duygularının kurbanını öldürüyorda öldürüyor.Vicdanımıza, aklımıza, merhametimize, imanımıza, insanlığımıza ne oldu! Kimse neden dur demiyor?

Mert olamadan namert olanların, kendisinden zayıfı görünce, güç gösterisi yapan zavallıların enselerine kanunun keskin kılıcı gerek... yenilenen Anayasada kişi hak ve özgürlüklerini düzenleyecek caydırıcı cezalar!

Sosyal devletin kadınları bu cahillerin elinden kurtaracak kadınları koruyacak koruma zırhı gerek...

Gönüllere iman ve hastalıklı ruhlarına şifa dileyen dualar...

Ve güzel ülkemizin güzel insanlarına barış ve huzur gerek