MEMLEKETİM, UMUDUM, TOPRAĞIM ADANA
Doğduğum, doyduğum sokaklarında büyüdüğüm,
Yüzmeyi kanalında öğrendiğim, sütten önce şalgamını içtiğim,
Taşına, toprağına, portakal kokulu yollarına, yemyeşil ovasına,
Seyhanına, Ceyhanına, gölüne, denizine,
Yaylasına, ormanlarına, ardıcına, köknarına, çamına,
Şiirim, sazım, sözüm, Aşık olduğum, Adana’m…
Yağmuruna, nemli sarı sıcağına, güneşine,
Şalgamına, kebabına, tatlısına, turşusuna,
Küçüksaatına, büyüksaatına, taşköprüsüne,
Hanedan, Sarıyakup, Ulucami, Akkapı’larına,
Havutlu, Mihmandar, Hadırlı, Suluca, Misis beldelerine,
Pamuğuna buğdayına, mısırına, darısına, ayçiçeğine,
Palmiyesine, turuncuna, portakalına, mandalinasına,
Hayran olduğum, toprağım, vatanım, Adana’m!
Toprağı nakış gibi işleyen, çalışkan insanların yurdu,
Ne kadar ihanet görse de de vermeye devam eden,
Sofrası açık, içi dışı bir, cömert insanların yurdu,
Kavgasıyla, sohbetiyle, heyecanıyla samimiyet timsali,
Yiğidin, delikanlının, ağanın, işçinin, sanayicinin harman yeri,
Rüyalarımızda bile terk edemediğimiz,
Ayrılsakta hep beraber olduğumuz,
Delikanlılıkta, yardımlaşma da,sanatta, plakada birinci olan,
Şehrim, Köyüm, Yurdum… Adana’m…