Çok Okunanlar
Karakter boyutu :  18 Punto16 Punto14 Punto12 Punto
Vedat KAHYALAR
Vedat KAHYALAR
YÖNETİM VE YÖNETİCİLİK
Sihirli kelimedir YÖNETİM. Belki de dünyanın en eski mesleği. Herkesin bir fikri vardır yönetimle ilgili. Eskiden doktorlar serzenişle bulunarak “herkesin 2 mesleği var yalnız bizim bir mesleğimiz var derler” mesleklerine müdahaleden yakınırlardı. Yaşadığımız bu çağda doğrusu herkesin yine iki mesleği var ! birisi asıl yaptığı iş, ikincisi yöneticilik..

            Evde, ailenin organizasyonunda, apartmanda, odalarda, sendikalarda, derneklerde, işyerlerinde, otellerde...  listeyi bir hayli uzatmak mümkün. Boğazımıza kadar yönetime batmışız da haberimiz yok. Bu günün politikacılarının, bürokratların ve her kademedeki yöneticilerin artık beğenilmemesinin sebebi halkımızın yönetimle ilgili bilgi seviyesini yükselmesidir. 1960 MODEL politikacılık, 1925 model bürokratlık artık kabul görmüyor. Halkın standartları çoktan yükseldi, heyhat birçokları bunun farkında değil. İşini savsakladığı, huzuruna almadığı, telefonuna çıkmadığı, problemini çözemediği vatandaş artık bunları yapan yöneticinin yetersiz, beceriksiz olduğunu derhal anlıyor ve notunu bir biçimde veriyor.

            Toplumumuzda en çok konuşulan konuların başında yöneticilik gelir. İşçiler iş içinde ve iş dışında bir araya geldiklerinde şef veya müdürünün mesleki ve insani verimliliğini konuşur çoğunlukla. Memurlar bundan çokta farklı değildir. Bu durum toplumun tüm kesimlerinde üç aşağı beş yukarı aynıdır. Spor klüplerinde teknik adamlar, sendikada, dernekte, siyasi partilerde, odalarda ve hatta apartmanlarda başkanlar göz önündedir. Özel sektörde, kamu sektöründe müdürler ve her kademedeki yöneticiler toplumun sürekli değerlendirmeleriyle yüzyüzedirler.

            Toplumun önünde giden yöneticilerin başarılarının ölçütü ise şüphesiz ki çalışmalarının sonuçlarında gizlidir. Aslında pekte gizli değildir. Toplumun yöneticilerle ilgili değerlendirmeleri çoğunlukla doğrudur.

            Bu kadar çok konuşulan, dillerden düşmeyen yönetim işi gerçekten biliniyor mu yöneticiler tarafından? Bilinseydi böylesine çapsız insanlar tarafından yönetilir miydik? Cesaret edebilirler miydi bu insanlar belediye başkanı olmaya, milletvekili olmaya, üst – orta – alt  düzeyde bürokrat olmaya... Bu ülkenin dışişleri bakanlığı bünyesinde üçyüzün üzerinde yabancı dil bilmediği halde dış ülkelerde çalışan görevli olduğunu söylersek durumun vahameti belki biraz fikir verir. Hastanelerde sıvacıların ameliyat yapması, manavların pansuman yapması ne kadar komikse ülkemizde özellikle kamu kurumlarındaki yönetim ilkelliğinin seviyesi o derece komiktir. İktidar partisinin yandaş ve yakınlarının hiçbir ölçüye sığmayan tavırlarla işe alınmaları, yönetici yapılmaları ve önemli sorumluluklar almaları YÖNETİM  olgusunun bilinmediğinin en önemli kanıtıdır.

 

YÖNETİM NEDİR?

 

            Yönetim; başkası eliyle iş görme sanatıdır. Çalıştırma sanatıdır. Elbette ki çalıştıracak kişinin çalıştıracağı konuda BİLGİ  sahibi olması, çalıştıracağı kişinin insan olmasından dolayı İNSAN hakkında bilgi sahibi olması, çalıştığı alanla ilgili YASA VE KURALLAR hakkında bilgi sahibi olması, yaşadığı ülkenin EKONOMİK YAPISI, SİYASAL YAPISI hakkında bilgi sahibi olması, çalıştığı SEKTÖR le ilgili bilgi sahibi olması, çalıştığı alandaki RAKİPLERLE  ilgili bilgi sahibi olması, çalıştığı alanlarla ilgili ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME faaliyetleriyle ilgili olması, Rekabet, motivasyon. İletişim, organizasyon, kurum kültürü konularında yeterli bilgiye sahip olması gerekir. Bütün bunlar bilinmeden yapılan yöneticiliğin sonuçları ülkemizde açık seçik görülmektedir. İçeriğini tam olarak bilmese de sonuçlarını çok iyi bildiğimiz yönetim rezaletlerini BANKACILIK, MÜTEAHHİTLİK, SOSYAL SİGORTA, BAYINDIRLIK, BELEDİYECİLİK, SAĞLIK, ENERJİ, SİYASET alanlarında gördük. Bütün bu yönetim becerisizlikleri YÖNETİMİ oluşturan beş temel ilkenin uygulanmamasından oluşmaktadır.

 

      YÖNETİM İLKELERİ

 

      1 – PLANLAMA

      2 – ÖRGÜTLEME (İNSAN KAYNAKLARI)

      3 -  YÖNELTME (GÖREV TANIMLARI)

      4 – EŞGÜDÜM (Kurum içi departmanların ilişkileri)

      5 – KONTROL

 

            Ülkemizde yönetim açısından en önemli yanlışlık, PLANLAMA ve KONTROL  aşamalarında oluşmaktadır. Bu en önemli ilkeler yeterince uygulanmadığı için diğer yönetim ilkeleri de yetersiz kalmaktadır.

            21. yüzyıl BİLGİ VE KALİTE yüzyılı olacaktır. Türk halkı mevcut sistem ve zihniyetlerle bu yüzyıla girmiştir. Mevcut yönetim zihniyeti halkın çok gerilerinde kalmıştır. Halktan çok yöneticilere iş düşmektedir. Hz ALİ nin valilerine yazdığı genelge çok alanlıdır. “GÖREVİNİZİ LAYIKIYLA YAPIN, SAKIN MAKAM SİZE BİNMESİN, SİZ MAKAMA BİNİN”. Bu gün bir çok yönetici ünvanıyla anılmaktadır. Bir yönetici için en büyük ayıp budur. Yönetici tutum ve davranışlarıyla örnek olmalı, verimliliği ve başarısı ile anılmalıdır. Unutulmamalıdır ki makamın tadını çıkarmak geçicidir ve etik olarak ta yanlıştır. Herkes bir gün yönetilen safına geçecektir.  

 

Bu yazı toplam 6230 defa okunmuştur.  
Kalan Karekter Sayısı : 500
Yazarın Diğer yazıları
Sitemizdeki yazı ve resimlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
AmdYazılım
Güneydoğu Haber