Çok Okunanlar
Karakter boyutu :  18 Punto16 Punto14 Punto12 Punto
Vedat Kahyalar
Vedat Kahyalar
TÜRKİYE'DE İNSAN GELIŞİMİ NEDEN ÇOK YAVAŞ ?
"Üstün olanlar değil en vasat olanlar, en kolay uyum sağlayanlar hayatta kalır"  
Nietzsche
 
Ülkemizde de itaat geleneği, yetişme biçimi  ve eğitimin etkisizliği  o kadar yaygın ki, maalesef; cehalet, aptallık,düşüncesizlik, garabet ve beceriksizlik kaynaklı haberler gündemleri oluşturmaya devam ediyor.
 
Dünyada terör biteli uzun yıllar oldu. Komünizm, ırkçılık, kadın-çocuk istismarları, çevre ve hayvan hakları ihlalleri en azından gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde azalma eğilimindeyken bizim Ülkemizde hâlâ çok canlı ve artışta.
 
Türkiye'nin en önemli sorunlarından olan terör sorunu nesli tükenmiş, ne idüğü belirsiz Stalinist, ırkçı ve nefret dolu söylemlerle diri tutulmaya çalışılıyor. Her aşamasında emperyalizmin desteğinde olduğu aşikar olan  terör örgütü bu şımarıklığını  bölge halkının bir kısmının cehaletine, basiretsizligine, ırkçılığına borçlu. Bu sonu olmayan yolla , Ülkemiz  40.000 canını ve milyarlarca dolarlık kaynağını kaybetti.
 
Sabır ve dua ile öz kardeşlerimizin uyanmasını bekliyoruz.
 
Diğer can yakıcı kriz ekonomi. Daha doğrusu adil olmayan paylaşım şekli. Bu satırların yazarı bu ülkenin yoksul olmadığına, hatta çok güçlü ve zengin olduğuna inanıyor.
 
Üzerine konulan vergilerle fiyatı 3 katına çıkan otomobil satışları yılda ortalama 1.3 milyon adedi buluyor. Ev satışları bundan aşağı kalmıyor. OSB 'lerde fabrika inşaatları hiç durmuyor. Dekoratif parke,duvar kağıdı, mermer, beyaz eşya, elektronik cihazlar, tekstil, deri ürünleri satışları,  dışarıda yemek yeme, eğlence sektörü, turizm harcamaları, kuyumcu ve mücevherat ciroları incelendiğinde bu ülke insanının önemli bir kesiminin refaha kavuştuğu insaf sahibi gözler tarafından çok net görülebileceğini söylemeliyim.
 
Sadece bu iki sorun çözülebilse "muasır medeniyet seviyesi" hedefi kolaylıkla yakalanır.
Terör ve adil olmayan  bölüşüm;  bütün kötülüklerin, adaletsizliklerin anası gibi duruyor.
 
Çalışanların % 45 ı asgari ücretli, bunun yanında bankalarda 1 milyon TL den fazla mevduatı olan 11 bin insanımız var. Kadın nüfusun çalışma yaşamına girmesiyle ekonomik olarak bir miktar rahatlamanın olduğu da bir gerçek.
 
%10 çok zengin,
%20 zengin,
%40 orta direk,
%20 sadece karnını doyurabilenler ,
%10 luk son kesim ise gün bulup gün yiyen, sürekli borçlanan yoksul kesime sahibiz.
 
Ekonominin; israftan, plansızlıktan, liyakatsiz atamalardan, yanlış yatırımlardan arındırılması çocuklarımızın güzel bir geleceğe kavuşması demektir.
Ekonomi güzelse;  eğitim, tarım, imar, sağlık, özgürlükler de yoluna girer.
 
Vasatlığı, sığlığı besleyen en önemli kaynaklar; Aile, eğitim kurumları, medya ve bürokrasidir.
 
"Güçlünün yaptığı yayılır ve kısa sürede toplumu renklerine dönüştürür."
 
Toplumun önünde girenlerim tavır ve davranışları bu yüzden çok önemlidir.
 
Aslında vebalin büyüklüğünü bilen akıllı hiç bir insan bu ortamda Turkiye'de siyaset yapmak istemez.
 
Yeter ki vasat insanlarımızı geliştirebilmenin yollarını arayalım. Mutlaka da bulalım.
 
Yahu yeter artık aydınlanın biraz! 
 
Vallahi, billahi, tallahi...
 
ALLAH BUNUN VEBALİNİ HERKESE SORACAK.
Bu yazı toplam 7444 defa okunmuştur.  
Kalan Karekter Sayısı : 500
Yazarın Diğer yazıları
Sitemizdeki yazı ve resimlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
AmdYazılım
Güneydoğu Haber