Çok Okunanlar
Karakter boyutu :  18 Punto16 Punto14 Punto12 Punto
Remzi DEMİR
Remzi DEMİR
CORONALI GÜNLER

Dünya bir kez daha bizlere gücünü gösterdi. Zaman zaman koşmayı bırakıp durmak, düşünmek, belki değerlendirmek gerekir geçen zamanı. 90’larda 2010’lara baktığımızda aklımızdan geçenleri belki dile getirmiyorduk ama… Uçan arabaları, daha güvenli ve lüks hayatları, teknolojinin sunduğu sınırsız imkânları, adaleti, toplumsal refah ve gelişmeyi insanlığın yükselişini ve aklın gücünü aklından geçirmeyen yoktur herhalde. Karşılaştığımız manzara ise tüm dünyada bireyselliğin ve bağnazlığın yükselişi; bilimin teknolojik gelişmeler dışında toplumlarda yerle bir olması, bireyselliğin en üst seviyeye yükselmesi, öyle ki bireylerin kendi hissettiklerini ve akıllarından geçen her şeyi doğru kabul edip hareket etmeleri. Ortak değerlerin kaybolması, üreten düşüncelerin talan edilmesi ve değersizleştirilmesi, savaşlar, emperyalizm, demokratik kölelik, düşünce engelleri, gelir dağılımlarındaki uçurumların artması, kayrımcılık, acımasızlık, savaşlar, şüphecilik, ilkesizlikler, liyakatsizlik vs… Hemen Coronadan önceyi hatırlayalım. Ben insanların trafikte, işte, sokakta, hayatta hiç bu kadar asabi, kırıcı, hadsiz, saldırgan ve mutsuz olduğunu hatırlamıyorum. Ekonomik sorunlar, kadın cinayetleri, göçler, savaşlar, işsizlik, mutuzluk, stres, düşmanca tutumlar vs…

 

Aslında hayat ve içinde yaşadığımız dünya öyle sürprizlerle dolu ki. Hayat kontrol edilemezliğini bir kez daha ispatladı. Bugün dünyada bireyselliği ve sömürüyü, gücü en çok savunan ülkelerin Coronayla birlikte bireylerine eşit miktarda karşılıksız gelir dağıtacağını bildirmesi, faturalarınızı dert etmeyin, tüm kurumların sağlığınız, varlığınız bizim için önemli demesi, uluslar arası işbirliği konusunda örneğin Avrupa Birliğinin kendi içinde çatırdarken yardımların düşman-rakip olarak görülen Çinden, alakasız Japonyadan gelmesi… Para bir kez daha çaresiz, değersiz kaldı sanırım gelişmiş toplumlarda.

 

Ülkemiz para dağıtan gelişmiş ülkelere göre; yani eski dünya düzenine göre daha normal görünüyor. Bizde destekler yine işverene faizsiz, kredi, SGK, vergi borcu, erteleme, çabuk ve ulaşılabilir, cazip kredi imkânları şeklinde dalga dalga geliyor. Vatandaşa gözle görülen; en düşük emekli maaşının 1500 TL ye çıkarılması, erken bayram ikramiyesi… Nedir 1500 TL? 1500 nedir? En önemlisi ise vatandaşa bankaların tüm limitlerini açması. Para yok, ama alın harcayın diyor destekler. Yani mantık; bu Corona furyası geçince her şey kaldığı yerden devam edecek. Yeni fırsatçı zenginleri türeyecek, zenginler korumaya alınmış, hatta yeni imkânlar sunulmuş, ancak faturayı yine küçük esnaf ve vatandaş üstlenecek, faiz faiz üstüne bankalarla boğuşacak, batacak, daha da kul, yetim, çaresiz, mutsuz, umutsuz, köle olacak.

 

Mantıkta sürpriz yok, beklenildiği gibi. Anlaşılmayan ise dünya sanırım sürprizlerine devam edecek. Anlayacağız erinde gecinde; düşündüğümüz ya da düşündükleri gibi değil. Yine hesaplar bozulacak. Dünya bize başka düzenler gösterecek. Belki de yenidünya düzenleri. Bizde ülkemiz olarak biraz daha eski düzen hesap kitap işlerine devam edip sonra her zaman olduğu gibi gecikmeli olarak düzenlere geriden geriden ayak uydurmaya çalışacağız. Akıl ve Bilimi bir kenara bırakıp “bana bişey olmaz, bize bir şey olmaz” mantığıyla, hurafelerle, boş inançlarla devam edelim.

Her şeyden önce sağlık.

İnsan olabilmek.

Akıl, bilim, emek.

 Sonra bölüşüm, inanç, kültür, birey.

Umut sonsuzdur.

Bu yazı toplam 307882 defa okunmuştur.  
Kalan Karekter Sayısı : 500
Yazarın Diğer yazıları
Sitemizdeki yazı ve resimlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
AmdYazılım
Güneydoğu Haber