FETHULLAH GÜLEN'DEN "ERMENİ SOYKIRIMINI" KABUL EDEN MEKTUP
1965 yılı içinde ve 6 Mayıs tarihinde İstanbul Ermeni Şinork Kalusutyan'a, Kırklareli Vaizi Fethullah Gülen'den özel bir mektup gelir. Daktilo ile yazılı olan mektubun altında Fethullah Gülen'in mühür ve imzası vardır.
"Aziz ve Muhterem Şinork Kalustyan'a "
başlığı altında yazılı olan mektubun satırları arasında 1915 yılında yaşandığını kabul ettiği Ermeni Soykırımı ile ilgili açıklama sözleri ise düşündürücü idi.
"1915 yılında Ermenilere yapılan büyük soykırımını nefretle yad etmekten geçemeceğim. Öldürülen, katledilen insanların ne kadar büyük insanların bulunduğunu derin bir hassasiyetle okuyor, onları saygı ile anıyorum. Büyük peygamberinizin Hz. İsa aleyhisselamın çocuklarının, Müslüman geçinen cahil insanlar tarafından katledilmesini esefle kınıyorum.
Bu vesile ile zatı alinize sonsuz teşekkürlerimi sunar , bu toprakların değerli çocukları olan Ermeni yurttaşlarımızı, Rum vatandaşlarımızı, sizi ve Türk kardeşleri ile daima huzur ve saadet içinde yaşamalarını Ulu tanrıdan niyaz ederim.
Kırklareli Vaizi Fethullah GÜLEN...
Fethullah Gülen'in isim ve imzası bulunan bu mektupta yazılanları okuduktan sonra kendisine önemli bir şahsiyet gören, dini lider ve siyasi bir misyonu olduğundan hareketle İstanbul Ermeni Patriki Şinok Kalustyan'a özel mektup yazan. "ERMENİ SOYKIRIMINI KABUL EDEN" düşüncelerini açıklayan Fethullah Gülen'in bu tavır ve hareketleri şaşırtıcı olduğu kadar da düşündürücü.
ERMENİ SOYKIRIMI İÇİN 1965 YILINDA DÜĞMEYE BASILMIŞTI
Bilindiği kadarı ile 1965 yılı önemli idi. Zira 24 Nisan 1915 yılında yaşanan olaylar Ermeni Diaspora çevreleri tarafından "Türklerin Ermenileri yaptığı Soykırım" olarak görülmüş, dünya genelinde soykırım anıtlarının yapılması, kitap yayınları ve siyasi çalışmaların da başlangıcı olmuştu. Ermenistan'ın başkenti Erivan'da Ağrı dağı görüntülü içinde kin ve intikam alevleri parlayan Soykırım Anıtı yapılmıştı. kurtuluş Savaşı sırasında Adana'dan Beyrut'a giden Ermeni Kilikya Kilisesi'nin öncülüğünde Burç-Hammond mahallesi dağ eteğinde "aya kalkmış ve eli ile yumruk darbesine hazır bir kadın görünümlü soykırım anıtı yapılmıştı. Yine aynı yıl içinde Fransa'nın Marsilya kenti ve ABD'de de anıtlar yapılmıştı.
Bütün bu gelişmeler içinde 1965 yılı 8 mayıs tarihinde Kırklareli il merkezinde bir cami vaazı olarak görev yapan Fethullan Gülen'in "Ermeni Soykırımını Kabullenen" özel bir mektubu İstanbul Ermeni Patriki Şinork Kalustyan'a yazmış olması tesadüf olabilir mi?