ANAVARZA ZAFER KAPISINDAN GÖTÜRÜLEN LEVHALARI HAYAL EDİYORUM
ANAVARZA ‘ZAFER KAPISINDAN’ GÖTÜRÜLEN LEVHALARI HAYAL EDİYORUM
EFES’TE GERÇEKLEŞEN BÜYÜK SOYGUNA BAKARAK…
2016 yılı içinde Adana’nın Eski Fotoğrafları ile birlikte Anavarza’ya geziye katıldım. Bildiğim kadarı ile Anavarza tarihini anlattım. Zafer Kapısı’na geldiğimizde anlatılanları heyecanla dinleyen insanlara bilgiler verdim. Saygıdeğer Sabri Gül ve fotoğraf meraklıları yaşanan her anın kaydını aldılar.
Zafer Kapısı, günümüzde Anadolu coğrafyasında bir şekilde bütün ihtişamı ile ayakta kalabilenlerin başında gelir. Ana giriş kapıları, yan kapıları, sütunlu yol ile bir bütün olarak Roma döneminin ihtişamını gözler önüne serer.
Ama Anavarza Zafer Kapısı’nın en önemli özelliği, ne zaman ve hangi Roma İmparatoru tarafından yaptırıldığı…Kapının alnına yerleştirilen levhalar üzerinde büyük zaferi ve başarıyı anlatan kabartma heykellerin ve yazıların olmasıdır. Zaman içinde Anavarza’da Roma, Bizans, Abbasi/İslam/Türk dönemi, Haçlı, Ermeni Baronluğu, Ramazanoğlu ve Osmanlı dönemleri yaşandı. Tarihin bir döneminde Zafer Kapısı’nın yaşamasına son verilmedi. Ancak kapının alnında bulunan levhalar yerinden alındı ve götürüldü. Bu bir soygun girişimi de olabilir. Eğer levhalar yerinde olsa idi, Anavarza Kilikya ve Adana tarihi için önemli tarihi bilgilere doğrudan ulaşılırdı.
Anavarza Osmanlı’nın son zamanından (1860’lardan beri) koruma altında bulunuyor. Ancak Fırka-i Islahiye olayı ile birlikte Kadirli, Kozan ve Ceyhan’daki pek çok ev ve diğer binaların yapımında Anavarza’dan götürülen taş malzemeler kullanıldı. Ve bu arada Anavarza 1830-1920’li yıllar arasında Batılı ülkelerden gelen arkeolog ve seyyah görünümlü kişiler tarafından kaçak kazılarla soyuldu. Giden eserlerin nerelere gittiği ayrı bir araştırma konusu.
Yakın zamanda gerçekleşen Anavarza zafer kapısı Restorasyonunda, tarihi yapıyı canlandıranlara teşekkür ederiz. Ancak ince bir ayrıntı da olsa Ana giriş kapısının yanların7aki sütunlar ve de levhaların bulunduğu yere kadar uzanan /kapatan üçgen alınlıkların/ çatıların olmasının bir “hata” olduğu görüşündeyim. Bunu söylerken kişi ve kurumları suçlamak gibi bir amacımda yok. Çukurova ve de Anavarza Tarihini yazan bir tarihçi kimliğim ile bu görüşleri açıklıyorum.
Bu açıklamayı yaparken gözlerimin önünden Efes antik kentte 1850’lerde başlayan ve 1920’lere kadar uzanan büyük soygun olayları ve tarihi Zafer kapısı levhaları ve diğer eserlerin nasıl yerinden alınarak Londra ve Viyana’ya götürüldüğü olayları hatırlıyorum.
Anavarza’yı dünya kültür mirasına almak, tarih turizmini canlandırma çalışmalarının hız kazandığı günümüzde Anavarza Zafer Kapısı’na bakarak tarihi uyarılarda bulunuyorum.
Adana Valisi Ziya Paşa’nın güzel sözlerine sadık kalarak “ Efkarı müsademeden barika-i hakikat doğar”.
Sürçü lisan ettik ise affola…Saygılarımla…