Mutasyon, bir organizmanın DNA dizilimindeki değişime denir. Peki mutasyona ne sebep olur? Mutasyonlar, radyasyon gibi yüksek enerjili kaynaklardan ya da doğadaki kimyasallardan dolayı meydana gelebilir. Ayrıca, DNA replikasyonu sırasında rasgele bir şekilde de ortaya çıkabilir. Mutasyon, evrimin bir şartıdır. Mutasyonların çoğu genin üzerindeki tek bir noktada gerçekleşir. Genellikle tek bir proteini değiştirir ve bu yüzden önemsiz olarak görülebilir. Örneğin, genler tükürük bezlerindeki sindirim enzimlerinin yapısını ve verimliliğini kontrol eder. İlk bakışta, tükürük enzimleri üzerindeki mutasyonların hayatta kalmaya etkisinin az olduğu sanılabilir. Oysa ki yılan salyalarındaki zehrin küçük mutasyonların birbirini izlemesi ile oluştuğu ve bu yüzden bu mutasyonların yılanın evrimini çok önemli bir şekilde etkilediği kesinlikle söylenebilir. İlk olarak Charles Darwin ve Alfred Russell Wallace tarafından tanımlanan 'doğal seçilimle meydana gelen evrim' fikri, evrimsel uyum başarısı daha gelişmiş olan bireylerin hayatta kalması ilkesine dayanıyordu. Uyum başarısı; genetik bozukluklar, zehirli tükürük, daha büyük boyuta sahip yavru birey ya da herhangi başka bir etmenden dolayı gerçekleşmiş olsa da, her durumda, tüm kalıtsal varyasyonlar sadece mutasyon ile var olabilir. Evrimin hammaddesi rastgele genetik değişimlerdir ve evrim bu değişimler olmaksızın düşünülemez.

^[1]

Elbette şimdi burada alanım olmayan bir konuda yorumlar yapmak için bu konuyu açmadım. Sanki bir sorumluluk içerisinde rahatsız oldum, bazı bilgileri yeniden okuma ihtiyacı hissettim. Bu ihtiyacı hissetme sebebim malum; bugün covid-19 hayatımıza gireli yılı geçmiş ve mutant virüslerinin de yıkıma hızlaca devam ettiği günleri yaşıyoruz. Canlar gidiyor.

MUTASYON, MUTANT, VARYANT virüs derken covid-19'un girmediği, etkilemediği, can almadığı bir grup, topluluk kalmadı. Bu kavramlar o kadar normal, gerçek ve hiç sorgulanmadan her gün kulağımıza vuruyor. 'İngiliz mutasyonu belirtileri', 'Brezilya mutasyonu can aldı' vs.vs.

Bu kadar şeyi yazmamın bir sebebi var. Daha pandemi öncesine kadar evrimi inkâr eden, bilimi yok sayan tartışma programlarını ha bire ısıtıp ısıtıp sunan TV programları kulağımda çınlıyor. Canlar gidiyor, insanlar işsiz, aç, eve ekmek götüremiyor, aşı bulamıyor, hastalar yatak bulamıyor' Bunları tartışmayı bir tarafa bırakanlar şimdi de ısıtıp ısıtıp uzayı, darbeyi, açlık sefaletten, kaybolan paralardan, işçilerin yok olan birikimlerinden, emeklerinden, yok olan eğitimden, kaybolan kuşaktan başka aklınıza gelebilecek her her şeyi zorla gündeme alıp TV lerde sabahtan akşama tartıştırıyorlar.

Ülkemiz para dağıtan gelişmiş ülkelere göre; yani eski dünya düzenine göre daha normal görünüyor. Bizde destekler yine işverene faizsiz, kredi, SGK, vergi borcu, erteleme, çabuk ve ulaşılabilir, cazip kredi imkânları şeklinde dalga dalga geliyor. En önemlisi ise vatandaşa bankaların tüm limitlerini açması. Para yok, ama alın harcayın diyor destekler. Yani mantık; bu Corona furyası geçince her şey kaldığı yerden devam edecek. Yeni fırsatçı zenginleri türeyecek, zenginler korumaya alınmış, hatta yeni imkânlar sunulmuş, ancak faturayı yine küçük esnaf, işsiz işçi ve vatandaş üstlenecek, faiz faiz üstüne bankalarla boğuşacak, batacak, daha da kul, yetim, çaresiz, mutsuz, umutsuz, köle olacak.

Bir önceki yazımızda bunları söylemişiz. Tam bir yılı geçti, pandemi geçmedi. Tam bir yılı geçti, canlar artarak ölüyor, pandemi bitmedi. İyi mi? Tam bir yılı geçti, bankalar ha bire limitlerini sonuna kadar artırmaya hız veriyorlar. İyi mi? Tam bir yılı geçti, faizler olağanüstü, dolar uçuyor. İyi mi? Tam bir yılı geçti, kavga, dövüş, cinayetler hırla gidiyor. İyi mi? İşçinin kendi parası olan KÇÖ de sonlandırıldı, para yok devletimizde, bitiğiz, her gün canlar ölüyor, artıyor, rekorlara koşuyoruz. Meğer ne kadar cod çok ahlaksız, edepsiz işçimiz varmış, cod 29 dan ha bire işten çıkarılan işçiler çoğalıyor. Kalanlar mı? Yeni fırsatçılar, itibar gören, sırtını gene vatandaşın parasına, devlete dayayan, türeyen fırsatçı  simsarlar dışında onlar da başka türlü ölüyor. İyi mi? İnsan evrim tartışmalarını bile özlüyor. İyi mi? İnsan ne olursa olsun kötü niyeti sürdüren, adapte olan mutant kafalardan korktuğu kadar mutasyon covidden bile korkmuyor?