Zurnanın Son Deliği
Zurnanın zırt dediği yerlerdeyiz.
Ekonomi, sağlık, psikoloji...
Yaz yaz bitmez.
İyisi mi biz , boyu 30-56 cm arasında değişen (batıdan doğuya gittikçe boyu kısalan) 2 veya 3 oktavlık çalgı, gövde ve sipsiden oluşan zurnaya geçelim.
👇🏻
Zırt dediği yere,
yani 4. ve 5. deliklerinde (yöresel olarak değişmekle birlikte) baskı, çığrık ve hasari denilen yere....
Zurna, çok hızlı üflediğimizde 4. oktava çıkarsa âlâ,
çalgımızın sesi ve perdesinin uyumu yerine oturmuş demekmiş.
Çıkamazsa o perde zırlama yapar ve zurnanın sesi bozuk çıkarmış.
İşte zurnanın zırt dediği yer burasıymış.
✔️
Zurna demişken son deliğe değinmeden olmaz.
✔️
Zurnada en az kullanılan, en alttaki, parmakla basılıp üflendiğinde seste pek değişiklik yapmayan delik.
Ama o delik ki sanıldığı gibi çok da lüzumsuz değil.
Haznesinin tükürükle dolmasını önleyen, tahliye olduğu yerlerden biri.
✔️
Yani önemsiz sandığımız ayrıntılar, bütünün tamamlayıcısı, göze görünmese de kıymetli olabilir.
Bakmak yeterli değil görmek mühim olan.
👇🏻
(Zurna üreten son ustalardan Mesut Uz’den dinlemiştim zurnanın hikayesini.
Bu vesile ile her zorluğa rağmen zanaatını devam ettiren büyüklerimize de selam olsun.)
“Sanat demek aş demek, emek demek, sevda demek” demişti.
Yani,
Sevda da, sanat da emeksiz olmaz diyoruz.
Olur da tadı olmaz.🙏🏻🌸
Önce ruhunuzun tadı yerinde olsun.🙏🏻 😊