“İdam yok” diye propaganda yapan AB ülkelerinde hâlâ idamın olduğu ortaya çıkınca “İdamı serbest bırakan AB kanunları idamın önünü açar mı, FETÖ ve PKK mensupları AB yasalarına uygun bir şekilde idam edilebilir mi” soruları gündeme geldi.

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, 1 Ağustos tarihinde, PKK’nın katlettiği 11 aylık Bedirhan bebek ve annesi Nurcan Karakaya’nın cenazesinde yaptığı konuşmada, “İdam konusundaki hassasiyetimi biliyorsunuz. Parlamento’dan geçtiği anda benim için onaylamamak diye bir şey yoktur, onaylarım” dedikten sonra yeniden gündeme gelen “İdam AB müktesebatına aykırı” tartışmalarına Alman Hukukçu Dr. h.c. Michael Grandt “Yalan söylüyorlar, AB’de idam var” diyerek son noktayı koydu.

"ÇİFTE STANDARTLI YÜZSÜZLER"

Türkiye’ye baskı kurmak için, “Ülkesinde idam uygulayan AB’ye giremez” diyen AB hükümetlerini “Çifte standartlı yüzsüzler” olarak nitelendiren Michael Grandt, “AB’de idam yok diyorlar, oysa bu yüzsüzce bir çifte standart, bu bir yalan; zira AB yasalarında darbecilere ve İsyancılara idam cezasını öngören yasalar mevcut.” diyor. Haftalardır Başkan Erdoğan’ın idam mevzuundaki sözlerini tartışma konusu yaparak sanki AB’de idam yokmuş gibi davranan Almanya Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert, “Almanya ve AB'nin tavrı idam konusunda net, idam uygulayan ülkelerin AB’de işi yok” diyor. Grandt, “Buna benzer bir tavrı, Macaristan Başbakanı Viktor Orban, idam tartışması açtığında da sergilemişlerdi” diye uyarıyor. AB Komisyon Başkanı Juncker, o tarihte de “Eğer idam yasası kabul edilirse, Macaristan AB’den çıkmalı” demişti.

Alman Hukukçu Dr. Michael Grandt yayımladığı makalesinde AB’de idamın olduğunu şu sözlerle anlatıyor: “İdama karşı sözler kulağa hoş gelse de ikiyüzlülüğün daniskası aslında. Bu sözler aslında timsah gözyaşları. AB yasalarına göre devletin insan öldürmesi belli durumlarda mümkün; hatta kriz anlarında devletin göstericilere gerçek mermiyle ateş etmesini düzenleyen bir yasa dahi var.”

Avrupa Birliği resmi kararnamesinde idamla ilgili bölümde (C 303/17 bis 303/18 v. 14.12.2007) idamın ne zaman uygulanabileceği şu şartlara bağlanmış ve kabul edilmiş. AB ülkelerinde yürürlükte olan yasaya göre devletler şu şart halinde idam edebiliyor.

1. Hukuksuz kuvvet kullananları engellemek için

2. Hükümlü bir mahkûmun firarını engellemek için

3. Bir ayaklanma veya kalkışmayı engellemek için.

Söz konusu Avrupa Birliği resmi kararnamesi için tıklayınız

Ayrıca, Avrupa İnsan Hakları Komisyonu’nun 6 numaralı protokolünün 2. paragrafı: “Savaş halinde veya savaşa yol açabilecek durumlarda devletler idam cezasını hukuk çerçevesinde uygulayabilir.” Michael Grandt ilgili makalesini şu sözlerle bitiriyor: “Erdoğan’a öfkelenenler rol yapıyor. Çünkü Avrupa Birliği çoktan benzer durumlar için hukuki önlemlerini almış. Dua edelim; hiçbir zaman kullanmak zorunda kalmayız.”

Erem Şentürk - Diriliş Postası