Çok Okunanlar
Karakter boyutu :  18 Punto16 Punto14 Punto12 Punto
Esra TALU
Esra TALU
Büyük Düşün Türkiyem!
Sevgili Okurlarım,
Beni düzenli takip edenleriniz bilir, yazılarımda daha çok tecrübelerimi paylaşıyorum. Hem girişimcilere/girişimci adaylarına hem de yatırımcı/yatırımcı adaylarına 90’lı yılların başından bu günlere hep içinde olduğum inovasyon, teknoloji ve girişimcilik dünyasında yaşadığım, gözlemlediğim doğru ve yanlışları aktarmaya çalışıyorum. 
Peki neleri yanlış yapıyoruz? Nedir bizi dünya liginde gerilerde bırakan eksiklerimiz? 
Kimse alınmasın, gücenmesin ne olur ama hiç tereddütsüz diyebilirim ki vizyonumuz dar.
 
 
Bakış açımızı bir türlü genişletemiyoruz. Hayal ederken bile ölçülü davranıp, ayaklarımız yere sımsıkı bassın istiyoruz. Risk almaktan hem yatırımcı hem de girişimci olarak çok korkuyoruz.
 
 
Oysa ki girişimciliğin ruhunda hayalperestlik, gözüpeklik, risk almak, azim ve birçoğumuz için imkansız görüneni başarma içgüdüsü var. Önceki yazılarımda Yeni Nesil Yatırımcı tanımını yaptım. Yeni Nesil Girişimci için de benzer bir tanım yapmak istiyorum. Yukarıda saydığım girişimci ruhtan çıkan en başarılı, katma değeri yüksek girişimler insan ve doğa/çevre odaklı fikirlerin üzerine inşa edilenler oluyor.
 
 
İnsan için, insana fayda sağlayacak, insan hayatını kolaylaştıracak, yaşam kalitemizi yükselten, çevre, doğa ve hayvan dostu her proje yüksek teknolojinin sağladığı imkanlarla dünyanın her yerinde yatırımcıların ilgi odağı olabiliyor.
 
 
Çok sık dile getirdiğim “büyük düşünme” konusu bu lige çıkmak isteyen girişimcilerin dikkate alması gereken en önemli şartlardan biri. Çoğunlukla sıkıntı burada başlıyor çünkü.
 
 
Halbuki ben diyorum ki cebimizdeki para kadar değil, ikna edebileceğimiz yatırımcı kadar değil, bankadan alabileceğimiz kredi kadar değil, dokunabileceğimiz insan kadar, sağlayabileceğimiz fayda kadar büyük düşünelim. Hayal etmekten korkmayalım.
 
 
Sonrasında da bu hayalimizi hayata geçirebilmek için sağlam bir iş planı ile destekleyelim. Bize ve projemizin geleceğine inanan yetkin ve donanımlı bir ekip kuralım. İhtiyaç duyuyorsak bize tecrübe ve bilgi birikimleri ile yol gösterecek mentorlar ile çalışalım. Konusunda uzman kişilerden oluşan bir danışma kurulu oluşturalım. Sosyal olmak, network’ünü sürekli geliştirmek bir girişimcinin olmazsa olmazlarında en üst sıralarda yer alır. Bunun yanı sıra dünyadaki gelişmeleri takip etmek, rakiplerinin potansiyeli hakkında bilgilenmek her zaman fayda sağlayacaktır. Peki bunların önündeki en büyük eksiğimiz nedir biliyor musunuz? Lisan bilmemek. Ne yazık ki global liglere çıkabilmek, oralarda varolmak ve rekabet edebilmek için ingilizce konuşmak gerekiyor. Türkçemiz çok değerli evet, önce mutlaka onu iyi öğrenelim. Ancak iş hayatında yükselmek ve uluslararası alanlarda başarılara imza atmak istiyorsak lisan konusunda eksiklerimizi gidermemiz lazım. Anlayabilmek kadar kadar değerli olan kendimizi sözlü ve yazılı olarak ifade edebilmek çok ama çok değerli. Üstelik iş bununla da bitmiyor. Dünyanın farklı bölgelerinde farklı kültürlere bağlı olarak iş yapma şekillerinde de farklılıklar oluyor.
 
 
Kültürel bariyerleri aşabilmek, karşı tarafın ruh halini ve değer yargılarını en iyi şekilde anlayabilmek için yabancı lisan bilmenin önemi çok büyük.
 
 
Ekibimizde bu konuda eksiğimizi dolduracak ne kadar ekip arkadaşı olursa başarı yüzdemiz o kadar artacaktır. 30 senelik meslek kariyerim boyunca kültürel farklılıklar yüzünden birbirini anlamayı başaramayan pek çok ortaklığın bozulduğuna şahit oldum. Büyük düşünelim derken, global olabilmenin en baş şartlarından dünya vatandaşı olabilmeyi de kastediyorum elbette. Biz kendimizi doğduğumuz ve büyüdüğümüz yere hapsedersek fikirlerimizin de o sınırları aşıp dışarıdaki dünyada yer bulması pek mümkün olmayacaktır. Çok kolay değil mutlaka. Ancak 21. yüzyılın en büyük nimetlerinden teknolojinin bu bağlamda çok büyük faydaları olacaktır. Yeter ki biz kendimizi geliştirmeye açık olalım. Online eğitimin sağladığı avantajlardan faydalanabiliriz mesela. Üstelik tüm şirketimizi de faydalandırabiliriz. Bunun için internet üzerinde doğru kaynaklardan son derece başarılı öneriler almak mümkün.
Özetle, eksiklerimizi doğru tespit eder ve bunları gidermek için çağın nimetlerinden verimli şekilde faydalanabilirsek ülkemizde yeşeren pek çok fikrin dünya liginde karşılık bulacağına inancım tam. Yeter ki o adımı atalım. Sana güvenim tam Türkiyem!
Sevgiyle, sağlıkla kalın. 
 
Bu yazı toplam 20027 defa okunmuştur.  
Kalan Karekter Sayısı : 500
Sitemizdeki yazı ve resimlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
AmdYazılım
Güneydoğu Haber