2020 LGS SINAVININ ARDINDAN BİR BABANIN HASBİHALİ
Uzun bir yazı. Dostlarla hasbihal etmek ve bizden sonrakilere belki yol haritası olur düşüncesi ile yazmak istedim.
Evimizin birincisi, ilk göz ağrımız bugün sınava girdi ve biz böyle bir süreci ilk kez tecrübe ettik .
Yolculuk 1 Temmuz 2019 da yeni nesil matematik ile tanışarak başladı. Yaz tatili boyunca matematiğin ilk konularına vakıf olmak için küçük küçük adımlar attı.
Okul açılınca haftanın 3 günü 6 kişilik bir grubun olduğu etüde gitti. Okulda hemen hemen her hafta bir deneme sınavı yaptı öğretmenleri. Kitapevleri en sık durağımız oldu. Üçer beşer alınan test kitapları odasını doldurmaya başladı. Hafta içi ve hafta sonu kopmamaya gayret ederek bazan çok bazan az elinden geldiğince ders çalıştı. Hep okuduğu çok sevdiği ders dışı kitaplarını uyumadan önce okumaya gayret etti. Resim yapmayı çok seviyordu, bunaldığı zamanlarda aldı eline kara kalemlerini kocaman gözleri olan küçük yüzlü insancıklar çizdi. Ayda bir iki film ve ya bir iki küçük animasyon filmi izledi. Emek vermeye devam etti , günler haftalar ve aylar boyunca. Yol uzundu...
Nisan ayı geldiğinde artık konular bitmek üzereydi ki
pandemi dersleri sekteye uğrattı. Ardından bir açıklama geldi, konular daraltıldı, onca verilen emek ömrünün başka bir zamanına ertelendi. 7 Haziran ' a daha var dedi. Tekrar kitapları yeniledi yola bir daha çıktı. Sonra sınav 20 Hazirana alındı. Kafası karıştı, kalbi üzüldü çünkü yol uzun ve yorucuydu ve menzile artık varmak arzusundaydı. Sabrı tavsiye ettik küçücük yüreğine, sebatkar ol dedik. Tamam dedi yine yola devam etti.
Bugün nihayet sınava girdi. Serindi ve rahattı. Son 15 dakika matematik panikletmiş, çok boş olunca. Elleri titremiş. Kısmetinde ne varsa işaretlemiş. Matematik her zamanki gibi zor ve seçiciymiş, ekranlardan uzmanlar öyle dediler. Çoğunluk yavrumuzda matematik sorularında tökezlemiş. . Bırakın onların küçük bedenlerini bizim bile mide barsak sistemimiz strese bağlı anormal yanıtlar üretti zaman zaman. Velhasıl hem onun için hem bizim için zor bir süreçti...
Biz kendinden razıyız çünkü elinden geleni samimi bir niyetle ve kalple yaptı. Rabbim ilim kapısını hayırlısı ile açsın. Sonuçta Kozanda nitelikli bir lise olur umudunda... Biraz daha fazlasını beklemek yavrularımıza zulüm gibi geliyor. Diğer türlüsü yani biraz daha fazla ders, masa başı çalışma onu insan olmaktan robot olmaya götürebilirdi. Elbette ki yorulduğu, koptuğu tekrar toparladığı dönemler oldu. Bunların hepsi çok insani süreçlerdi.
Yavrularımız, gözümün nurları keşke farklı bir sistemde farklı bir ölçme ve değerlendirme ile yollarını seçebilseler. Okul,etüd, test,deneme, yeni nesil derken daha ondördünde bu cendereden geçmeseler. Ergenlik dönemi ile sınavın çakışıyor olması da ayrı bir konu...
Rabbim tüm evlatlarımız için muvaffakiyetler versin. Onlar sağlığın, eğitimin, güvenliğin kısacası vatan ve millet olmak için gerekli ne varsa onun yüklenecesi olacaklar önümüzde ki 10 yılda.
Bizler bu süreçte ne kadar insan kalabiliyoruz asıl mesele bu diye düşünüyorum nacizane. Merhametimiz, şefkatimiz yaptıkları netlerle doğru orantılı ise vay halimize. Başarı denilen değeri ölçme ve değerlendirme merkezinden gelecek puana göre tartıyorsak yine vay halimize. Sistemzedeyiz hepimiz, çocuklarda, biz ebeveynlerde.
Artık sınav bitti. Her şeyi geriye atın, onlara sımsıkı sarılın, öpün, koklayın. Her ne olursa olsun, onların tuttuğu ipin ucunda her daim onları beklediğinizi onlara hissettirin. Üstadın dediği gibi gönüllerin birbirine değdiği yerde başlar şifalar, mucizeler...
Rabbim yeryüzünü geniş kıldığı gibi, gönlümüzü de coķ geniş kılmış. Başka bir dünya ve başka bir iletişim şekli her zaman için mümkün...
Sürç-ü lisan eylediysek affola...