KİMİN İMTİHANI
Köklerimizle ne kadar bağımız varsa hepsini söküp aldılar,
Ne bir evimiz ne bir ailemiz kaldı,
Yurtsuz bıraktılar bizi...
Yetimlerimiz, dullarımız, genç kızlarımız,analarımızla birlikte günlerce yürdük, Allah'ın (c.c.) ''Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah'a karşı gelmekten sakının ki size merhamet edilsin', emrini ve Veda Hutbesi'nde Allah Resulü'nün (s.a.v) "Müminler! "Sözümü iyi dinleyiniz ve iyi belleyiniz. Müslüman müslümanın kardeşidir ve böylece bütün Müslümanlar kardeştirler. Bir Müslümana kardeşinin kanıda, malıda helal olmaz.Fakat malını gönül hoşluğu ile vermişse o başkadır.'' emrini bilenlerle karşılaşmak duası ile önce Allah'a sonra Anadolu'ya sığındık... dediler Suriye'den gelen kardeşlerimiz.
Sonra duymaktan çok ta şaşırmadığımız cümleler süzüldü kulaklarımıza:
-Şehrinizin homojenliğini bozacaklar,
-Otoriteye boyun eğip vatan hainliği yapmasalardı,
-Onlarda vatanlarını terketmeselerdi,
-Kalıp savaşmaları gerekmiyor muydu?
-Bizim fakirimiz bize yeter,
-Bir gez bakalım orman köylerini, perişanlık diz boyu canım,
-Biz daha mağduruz!
Ne oldu bize?
Çok değil daha 100 yıl kadar önce bu ümmetin halifesi bizim dedemizdi.
Dedelerimiz tüm islam alemine Çanakkale'de göğsünü siper bilmişti.
Bu milletin Allah'ın dini ile şereflendikten sonra kurduğu imparatorluklar gücü ve adaleti ile zalimleri titretmişti.
Şimdi yukardaki cümleleri kuran Kozan'lı hemşehrilerime soruyorum:
Onları yurtsuz bırakıp kökleriyle tüm bağlarını koparan zalimler gibi sizin köklerinizle bağlarınızı kim kopardı?
Ait olduğumuz o koca medeniyete vefamıza ne oldu?
Bu kardeşlerimiz, Sizden önünüzde ki ekmeği, sırtınız daki abayı istemiyorlar,
Dedelerinizden kalan topraklarda, bahçelerde gözleri yok,
Anadolu'yu, Allah Resulü Medine'yi nasıl gördüyse öyle görüyorlar.
Bunu sadece onların imtihanı olarak bilmeyin.
Bu onların olduğu kadar bizimde imtihanımız.
Uzm.Dr .Erdal ÖZKAN