Diyabet , şekerli idrar anlamına gelen Diabetes Mellitus un dilimizde kullanılan

halidir. Sağlıklı kişilerde normal açlık kan şekeri düzeyi 70-110 mg/dL arasındadır. Bu

değerlerin üzerine çıkması diyabet yönünden şüphe uyandırır. Diyabetin iki türü vardır Tip 1

ve Tip2 olarak adlandırılır. Bu yazıda daha sıklıkla erişkinlerde görülen genel olarak

diyabetten bahsedeceğim.

 

 

Kan şekeri neden yükselir ?

 

 

İnsülin ve Glukagon denen hormonlar kan şekeri düzeyini birlikte çalışarak

kontrol ederler.Bunlar vücutta üretilen hormonlardır , biri artarken diğeri azalır.Kan şekerinin

yükselmesinin nedenleri şunlardır : İnsülin düzeyinin azalması ,insülinin vücuttan tamamen

yok olması veya var olan insülinin vücut tarafından kabul edilmemesi durumlarıdır. Bu üç

durumda da insülin kullanılamaz

 

 

İnsülin Çalışamazsa Kandaki Serbest Şeker Hücre İçine Alınıp Kullanılamaz

 

 

Anahtar olmadan evimizin kapısını açıp içeri giremeyiz. İnsülin kandaki şekerin

hücreye girişindeki refakatçisidir. İnsülin olmadan kandaki şeker hücre içine giremez ,

metabolize edilemez yani enerjiye dönüştürülemez. Kullanılamayan şeker kanda birikmeye

başlar ve kan şekeri düzeyi yükselir.

 

 

Diyabetin Belirtilerini Bilmekte Yarar Var

 

 

Ağız kuruması , ,kilo kaybı ,çok su içme , çok yemek yeme ,sık idrara çıkma gibi

belirtilerde Diyabet akla gelmelidir.

 

 

Kan Şekeri Vücuda Zarar Verir Mi ?

 

 

Meyve reçeli şeker ile sert meyvelerin birleşimiyle yapılır. Sert meyveleri

yumuşatan şey acaba nedir ? Tabii ki şekerin ta kendisi. Asit yapıda olan şeker sert meyveyi

bile yenilebilecek kadar yumuşatırsa acaba kan damarlarının ve sinirlerin yapısını bozabilir mi

? Evet kesinlikle bozar. Kanda şeker düzeyi normal sınırın üzerine çıkınca kan damarlarının

da esnek kollajen yapısı bozulur , kan damarları gevşer , daralır , tıkanır ve kan akışı bozulur.

Ayrıca dokunma ve sıcaklık hissini algılayan sinirlerimiz de olumsuz yönde etkilenir. Gözde

kanama sonucu görme kayıpları , kalp krizi ,böbrek yetmezliği , cinsel fonksiyon azalması,

nöropatiler ,diyabetik ayak yaraları bozulan kan akışının ve olumsuz etkilenen sinirlerin

sonucudur.

 

 

Diyabetin Tedavisi Mümkün mü ?

 

 

Diyabetin kalıcı tedavisi günümüz şartlarında mümkün olmamakla birlikte kan

şekeri düzeyinin kontrol altında tutulmasında önemli aşamalar kaydedilmiştir. Kan şekeri

kontrolü için ağız yolu veya enjeksiyon yolu ile kullanılan ilaçlara ek olarak Ozon Terapi ,

Akupunktur , diyabetik beslenme ve egzersiz ile kilo kontrol altına alınarak kan şekeri

seviyelerinde belirgin bir normalleşme sağlanabilmekte ve ilaç kullanma oranı belirgin olarak

azaltılabilmektedir. Diyabetin kökünü kazıyamayız ama önlem alarak korunabiliriz.

 

 

Sonuç

 

 

Diyabet yaşadığımız çağda tamamen tedavi edilebilen bir hastalık olmamakla

birlikte yüksek kan şekeri düzeyleri normal seviyelere düşürülebilmektedir. Bunda çeşitli

diyabet ilaçları , ozon tedavisi , akupunktur , kişiye uygun beslenme ve egzersiz etkili

olmaktadır. Yani doktorumuz kadar bizler de diyabetdeki kan şekeri kontrolünden sorumlu

bulunmaktayız. Diyabet hastası olsak da tamamen normal bir kan şekeri seviyesi ile uzun

yıllar sağlıkla yaşayabilmek pekala mümkündür.

 

Sağlıklı günler hepimizin olsun.